Orta Vadeli Program ve yeni vergiler

03.10.2017 11:32

2018-2020 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program’da en çok dikkati çeken nokta, bütçe açıklarının gayri safi yurtiçi hasılaya oranının yüzde 2’yi geçmemesinin hedeflenmesi oldu. Bu hedefin gerçekleştirilebilmesi için, vergi gelirlerinin artırılmasının kaçınılmaz olduğu anlaşılıyor. Bir taraftan büyümenin yüzde 5.5 olarak saptanması, diğer taraftan enflasyonun yüzde 5’lere düşürülme hedefi ile dolar kurunun değişmeyeceği beklentisi, Merkez Bankası’nın sıkı bir para politikası gütme zorunluluğunu ortaya koyuyor. Yani, büyüme para basmadan ve vergiler artırılarak sağlanacak. Ayrıca, Kredi Garanti Fonu benzeri şok tedbirlerin de gündeme getirilebileceği anlaşılıyor. Maliye Bakanı da alınan vergi artırıcı tedbirlerin enflasyona etki yapmayacağını açıkladı.

Küresel ekonomideki olumlu seyir ve toparlanma, Türkiye ekonomisi için de fırsat olacak. Yüksek katma değerli üretimin yaygınlaştırılması için araştırma ve geliştirme programlarına önem verilecek. Bütçe açığının sınırlandırılası ve cari açığın yönetilebilir düzeyde tutulması sayesinde, ekonomik istikrar sürdürülebilir noktaya getirilmeye çalışılacak. Hedeflerin tutulmasındaki tek riskin, savunma harcamalarındaki belirsizlik olacağı anlaşılıyor.

VERGİ UYGULAMALARI

Vergi kazançlarının artırılması amacıyla, dünkü yazımda bahsettiklerim dışında aşağıdaki ilginç uygulamalar gündeme getiriliyor:

Halen Gelir Vergisi kesintisi yapılmayan “Dağıtılmayan Kurum Kârları”na yüzde 1 Gelir Vergisi stopajı getirildi.

Şirketlerin iki yıldan fazla ellerinde tuttukları gayrimenkullerini elden çıkarmaları halinde, elde edilen kazancın yüzde 75’i Kurumlar Vergisi’nden istisnaydı. Bu oran yüzde 50’ye indiriliyor.

30.000TL ile 100.000TL arası gelirler için, Gelir Vergisi oranı yüzde 20’den yüzde 30’a yükseltiliyor.

Kira gelirlerinin beyanında yüzde 25 oranında uygulanmakta olan götürü gider yüzde 15’e düşüyor.

2018 yılında binek otomobiller için ödenecek Motorlu Taşıtlar Vergisi yüzde 40 oranında artırılıyor. Üstelik, 1.1.2018’den sonra satın alınacak araçlarda motor hacmi yanında, aracın değeri de dikkate alınacak. Böylelikle, ödenecek vergi, ilaveten yüzde 10 ila yüzde 20 daha fazla olacak.

Çekilişlerden ve şans oyunlarından elde edilen gelirlerden yüzde 10 oranında alınan Veraset ve İntikal Vergisi yüzde 20’ye çıkarılıyor.

Meyveli gazoz ve enerji içeceklerine yüzde 25 oranında Özel Tüketim Vergisi getiriliyor. Sigara kâğıdı da Özel Tüketim Vergisi kapsamına alınıyor.

TURİZM YATIRIMLARI

Hazine’den aldıkları yerler üzerinde otel veya tatil köyü yapmış olan turizm yatırımcıları, bedelini ödeyip Hazine’den 49 yıla kadar kiraladıkları arsaları satın alabilecekler. Üstelik bedellerini vadeli olarak ödeyebilecekler.

Telekom sektörünün kamuya olan yükümlülükleri de basitleştiriliyor. Finans sektörü için, türev işlemlerde BSMV istisnası getiriliyor. Finansal kiralama ve finansman şirketlerine özel karşılık ayırma ve bu karşılık kadar vergi matrahı indirme kolaylığı sağlanıyor. Bu şirketlerin ödenmeyen borçları nedeniyle elde ettikleri taşınmazların satış kazancına da vergi istisnası getiriliyor.

Gümrük vergisinden muaf olan ürünler için muafiyetler kaldırılıyor. Bunun yerine vergi oranları sıfırlanıyor.

Hazine Müsteşarlığı’nın yurt dışında yatırım yapılması amacıyla kurulan fonlara kaynak aktarabilmesi sağlanıyor.

Bu tedbirlerle, Türkiye, dolaylı vergilerin toplam içindeki payının yüzde  63.4 olmasıyla OECD ülkeleri arasında bir rekor kırmış oluyor.