Not kuruluşları neye bakacak?

02.08.2016 09:09

"Standard and Poor’s”un söyleminin aksine, ülkede birlik ve beraberlik arttı; siyasi partilerin tümü ortak hareket etti. Ülkede yatırım ortamı zaten zayıftı; ama yatırım ortamını iyileştirici tedbirler alınıyor. Türkiye’nin dış borçlarını döndürme kabiliyeti, iddia edildiği gibi zayıf değil. Ekonomik reformlardan uzaklaşma riskine karşı ise hükümetin verdiği sözler var ve yol haritası belli.

Merkez Bankası ve Akbank kaynaklı aşağıdaki tablolar, derecelendirme kuruluşlarının bakacağı göstergelerden ikisini gösteriyor.

 

Hazine’nin borçlarını geri ödeyememe olasılığı yok. Özel sektörün borçlarının önemli bölümü ise ticari bankaların borçlarından kaynaklanıyor. Ticari bankaların borçlarının yaklaşık yarısı ise döviz mevduatları nedeniyle oluşan ve otomatik ertelenen borçlar. Bu tablo, özel sektörün de borç sıkıntısının olmadığını gösteriyor.

1 yıl vadeli toplam özel sektör borcu 168 milyar dolarken, toplam yıllık cari açık, halen 35 milyar dolar seviyesinde. İkisi toplansa bile, 1 yıl için toplam 203 milyar dolar civarında bir borçluluk görünüyor. Milli gelirin % 28’ini ifade eden bu rakamlar, borcun döndürülebilirliğinin göstergesi.

Yukarıdaki tablodan da anlaşılacağı gibi, cari açığın finansmanında sorun bulunmuyor. Öte yandan, borçların finansmanı 1 yıldan uzun vadeli borçlanmayla sağlanıyor.

 

Bu aşamada, hükümetin ekonomik reformlara kesintisiz devam etmesi önem kazanıyor. Politik istikrarın bozulmaması da derecelendirme kuruluşlarının bakacağı diğer bir husus olacak. Dış yatırımcı güveninin sürdürülmesi, dış finansmanın sağlanmasında bir baskı oluşmasının önlenmesi, yabancı yatırımların yeniden girmeye başlaması, ekonomi yönetiminin dikkatle üzerinde durması gereken konular.