Bolu'da sanayiciler ile istişare ve değerlendirme toplantısına katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, burada yaptığı konuşmada, sanayicilerle bir arada bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Varank, tüm gün Bolu'da olacaklarını aktararak, esnafından sanayicisine, gencinden yaşlısına ilin nabzını tutmak istediklerini kaydetti.
Üretimi merkeze alan bir Bakanlık olduklarını söyleyen Varank, şöyle devam etti:
"Ar-Ge'den başlayıp, ürünün ticarileşmesine kadar süren tüm aşamaları destekleyen mekanizmalarımız mevcut. Aslında tüm çabalarımız, milli teknoloji güçlü sanayi vizyonuyla dünyayla rekabetçi bir sanayi altyapısı oluşturmak.
Dolayısıyla sanayicinin yüklerini azaltmak, yatırımları teşvik etmek ve teknolojik yetkinliklerimizi artırmak için çok çalışıyoruz. Görüş ve önerileriniz, bizler için önemli. Bu yüzden yurdun dört bir yanını geziyor, tüm paydaşlarımızla istişarelerde bulunuyoruz. Çözüm odaklıyız, fikirlerinizi hayata geçirmede size yardımcı olmak, en temel önceliğimiz. Sizden beklentimiz, iş gücünüzü daha çok sahiplenip üretim faaliyetlerinize daha güçlü sahip çıkmanız. Sanayi üretimindeki eğilimin yakın takipçisiyiz. Gerekli adımları, ekonomi yönetimi olarak atacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Bakın son dönemde reel sektörde istihdamı ve üretimi teşvik etmek için çok önemli düzenlemeleri hayata geçirdik. Bunların bir kısmını da bugün Ankara'da diğer
bakan arkadaşlarımız TOBB'da yaptıkları toplantıda ilan edecekler."
Bakan Varank, asgari ücret desteği ve 5 puanlık prim indirimi desteğinin devam ettiğini anlatarak, OSB'lerdeki yatırımcılar için arsa tahsis süreçlerini hızlandırdıklarını dile getirdi.
OSB'lerde yapı ruhsatını almasına rağmen iş yeri açma ve çalışma ruhsatını alamamış girişimcilere bir şans daha verdiklerini belirten Varank, uzatma sürelerini yeniden başlatarak yatırımların tamamlanmasının önünü açtıklarının altını çizdi.
Varank, birkaç gündür yerlileştirme alanında atacakları adımlardan bahsettiğini aktararak, şunları kaydetti:
"Yerli kaynaklarımızdan en ideal şekilde yararlanıp, üretimde tam bağımsızlığı hedefliyoruz ancak bu sayede döviz kurlarındaki dalgalanmaların üretime olan etkisini en aza indirebiliriz. İşte yakında açıklayacağımız yerlileştirme ürün programıyla bu ihtiyaca çözüm bulmak istiyoruz. Programla birlikte desteklerimizi uçtan uça ve sonuç odaklı şekilde tasarlayacağız. Enerjiden sağlığa, imalattan yazılıma pek çok sektörde üretim potansiyelimizi yukarılara taşıyacağız.
Yerli katma değer konusunda hem üreticinin hem de tüketicinin farkındalığının yüksek olması gerekiyor. Buradan hareketle hem yerli ürünü üreten hem de bunu kullananın kazançlı çıkacağı bir mekanizma tasarlıyoruz. Nihai amaç, Türk sanayisine katma değerli üretimle çağ atlatmak. Ülkemizin ihtiyacı olan bu yapısal dönüşümü inşallah hep birlikte başaracağız. Üzerinde çalıştığımız bir diğer konu da kamuda yerli malı alımının daha güçlü teşvik edilmesi. Kamu olarak oluşturacağımız ölçekle sanayimizin nitelik ve nicelik açısından gelişmesine liderlik etmek istiyoruz."
