Ziraat Bankası Hazine Yönetimi ve Uluslararası Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Bilgehan Kuru, "Nisan ayında vadesi gelecek olan 422 milyon ABD
dolar ve 798 milyon avro tutarındaki sendikasyon kredimizi katılım tutarını artırarak toplamda 1 milyar 425 milyon
ABD doları olarak yeniledik" ifadelerini kullandı.
Ziraat Bankası Hazine Yönetimi ve Uluslararası Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Bilgehan Kuru, sendikasyon kredisine ilişkin yaptığı açıklamada, nisan ayında vadesi gelecek olan 422 milyon ABD doları ve 798 milyon avro tutarındaki sendikasyon kredisini katılım tutarını artırarak toplamda 1 milyar 425 milyon ABD doları olarak yenilediklerini belirtti.
Kuru, 2013'te mevduat dışı kaynakların çeşitlendirilmesi ve dış ticaretin finansmanında piyasa payının artırılması hedefi ile yola çıkarak 700 milyon dolarla başladıkları sendikasyon kredisini her sene artırarak yola devam ettiklerini ifade etti.
470 milyon ABD doları ve 849 milyon avrodan oluşan kredinin toplam maliyetinin dolar için libor 250 baz puan ve avro için euribor 240 baz puan olarak gerçekleştiğini kaydeden Kuru, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Yatırımcıların coğrafi çeşitliliğinde ve katılım tutarındaki artış, Türk bankalarının yurt dışından sağladığı finansmanın sürdürülebilirliği konusunda önemli bir göstergedir. Bu kredi ile Asya'dan Güney Amerika'ya farklı coğrafyalardaki 22 ülkeden 40 banka, Türkiye ekonomisine ve Ziraat Bankası’nın iş modeline olan güvenini ve inancını bir kez daha teyit etmiş oldu. Muhabir bankalarımıza gösterdikleri destek ve artarak devam edeceğine inandığımız iş birliği için teşekkür ederiz.
Sağladığımız bu kaynakla Ziraat Bankası olarak reel sektöre ve ülkenin tasarruf dengesine olan katkımızı sürdürüyor olacağız. Kredilerdeki istikrarlı büyümemizin yanında dış ticaret işlemlerinde son 6 yılda 7 misli artan piyasa payını yakalamış bulunuyoruz. Sağlanan bu uluslararası kredinin de desteği ile dış ticaretin finansmanında elde ettiğimiz bu ivmeyi artırarak devam ettireceğiz. Uluslararası yatırımcılarca söz konusu sendikasyon kredimize gösterilen bu büyük ilgi ve yüksek katılım ülkemiz ekonomisi ve Türk bankacılık sektörüne olan güvenin bir göstergesidir."
