Markalarımız haydi dünya sıralamasına!

15.01.2018 07:20

Şöyle güzel olsun, gösterişli olsun isteriz tüketimlerimiz. Bana özgün olsun, kolay kolay erişemesin kimse, prestij kazandırsın bana. Tasarımı mı? İyi olsun tasarımı...  İşte bunun adı lüks efendim. Lüks tüketim diye nitelendiriyoruz. Bir bakalım lüks tüketim ürünleri ve talepleri ne durumda? En önemlisi Türkiye bunun neresinde? Tüketmenin yanında üretim kısmında dünya sıralamasında hangi seviyedeyiz?

İlginç bir durumla başlamak istiyorum. Dünyada yaşanılan ekonomik sıkıntılı dönemlere rağmen lüks tüketim %4’lük büyüme ile giderek artıyor. Lüks markalar diye nitelendirdiğimiz markalar büyümesini devam ettiriyor. Bu alanda olan dünyanın en büyük 100 markasının her birisinin ortalama satış rakamı 2,2 milyar dolar tutarında. Türkiye’de de artan lüks tüketim oranı dünyadaki bu büyümeyi destekler durumda.

Lüks AVM sayılarındaki artış bunun yanında lüks mağazalara yenilerinin eklenmesi özellikle İstanbul’u lüks tüketimin merkezi haline getiriyor. Fakat Türkiye’de sadece İstanbul diye gruplandırmak yanlış olur. Merkezi İstanbul olsa da İzmir, Ankara başta olmak üzere diğer şehirlerimizde de lüks markalar yer almakta. Bursa, Adana, Gaziantep, Mersin gibi Anadolu şehirlerimizde de lüks markalara rastlamaktayız. Giderek sayıları artmakta. Neden bu artış peki? Sosyal medyanın etkisini görmezden gelemeyiz sanırım. İlk etkilerden bir tanesidir diyebiliriz. Bunun yanında kredi kartı kullanımının yaygınlaşması ürüne erişmemizi nasıl da kolaylaştırıyor sanki değil mi? Kredi kartı büyük etken. Diğer bir etken var ki hayatımızı, yaşayış biçimimizi, alışkanlıklarımızı yani sosyoekonomik düzenimizi kökten değiştiren küreselleşme olgusu.

Lüks tüketimi hayatımıza derinden işliyor. Başka bir etken ise orta grupta yer alan tüketicilerin bile artık yüksek kaliteli ve yenilikçi ürünlere olan talebini arttırması. Yani üst gelir grubunun yanında artık orta gelir grubu da lüks markalara ilgi duyuyor ve ulaşılabilir lüks markalara talebini arttırıyor. Eee, bir de kadınlarımızı da unutmayalım. Kadınların işgücüne daha fazla katılmalarıyla kendi zevklerine yönelik harcamalarını arttırması lüks tüketimi destekliyor. Kısacası lüks ürünlere artış var. Artış var, var da fakat yerli markalarımız global anlamda ne durumda? Efendim, lüks markalar diye nitelendirdiğimiz sıralamada Türkiye maalesef ilk 100’de yer almıyor. Bu sıralamada bir Türk markasına rastlayamıyoruz. İtalya sahip olduğu 29 markasıyla ilk sırada yer alırken Amerika ise ikinci sırada yer almaktadır. Ürün gruplarına bakacak olursak eğer; ilk üçte yer alan ürün grubu çanta, saat ve kozmetik ürünleridir. Türk markaları bu konuda maalesef küresel bir başarı elde edemiyor.

Başarılı markalarımız yok mu? Elbette var. Fakat ne kadar global orası tartışılır. Neden bu başarıyı yakalayamıyoruz? Tüketiciye Türk lüks markaları sorulunca sıralamakta zorlanıyor. Halbuki seçildiği marka nedeniyle giyim bile lüks tüketim sayılabiliyor. Giyim yani tekstil markalarımız neden lüks marka grubunda dünya sıralamasında olmasın? Veya diğer sektörlerimiz neden öne çıkmasın? Firmalarımızı irdelemeye, öz eleştiriye davet ediyorum. Bu grupta işin sırrı iyi tasarımsa, pazarlamaysa, özgünlükse bunlara davet ediyoruz sizleri. Küresel bir başarı bekliyoruz sizden. Haydi dünya sıralamasında gösterin bizi!