Piyasalardaki yataylık ne kadar sürecek?

30.09.2016 14:11

Yaz geldi trader tatili başladı derken yaz bitti.Ancak traderlar tatilden bir türlü dönmedi. Gelişmiş ülkeler bazında merkez bankaları bir tarafta faiz artışı ile piyasaya olumlu hava vermeye çalışanlar ile diğer tarafta ise daha fazla negatif faiz ile piyasaları tehdit edenler olarak ikiye ayrıldı. Forex piyasalarında takip edilmese de, aslında her daim yönü belirleyen en büyük etmenlerden bir tanesi faizdir ancak yatırımcılar açısından olabildiğince göz ardı edilir. Faizi sadece merkez bankalarının aylık toplantılarında hatırlayan bir yatırımcı portföyüyüz. Ancak piyasaların genel işleyişi tabi ki bu şekilde değil..

Ülkelerin uzun yıllık tahvil faizleri genel anlamda günlük olarak takip edip, piyasaların buna göre yönlendiğini görebilirsiniz. Tabi ki bununla da sınırlı kalmayacak. Bunun yanında Cds yani borçların ödenmeme riskine karşı sigorta maliyeti takip edilmelidir.

Aşağıda görülen grafikte Türkiye’nin aylık Cds’leri görünmektedir. Bu Cds grafiğine göre son dönemlerde yaşadığımız kötü günler nedeniyle yükselen bir grafiğe sahip olduğumuzu görüyoruz. Ancak 2012 yılı itibariyle görülen grafikte, yükselen bir grafik olsa dahi yaşanılan risklerin geçişinden sonra bu yükselen primlerin tekrardan yönünü aşağı çevirdiğini göreceğiz.

 

TÜRKİYE CDS

Diğer taraftan da Almanya ve ABD’nin 10 yıllık tahvil gösterge faizlerini karşılaştırdığımızda, ABD tarafında faiz artırımı söylemleri olmasına rağmen piyasa tarafından tahvil faizlerinde aşağı yönlü bir baskılanma olduğunu görüyoruz ki bunun sebebi de FED tarafını, düşen oranlar ile beraber faiz artışına zorlamaktır. Piyasa her daim aç gözlüdür. Gelişmiş bir ülkeden gelebilecek 25 baz puan faiz artışı, gelişmekte olan bir ülkeden gelebilecek 100 baz puan faiz artışından daha değerli olacaktır. Çünkü hem ülkeriskleri düşük bu nedenle para biriminden kayıp yok hemde az da olsa garanti bir para gözüyle piyasada ilgi görüyor.




ABD 10 YILLIK TAHVİL GÖSTERGE FAİZ


ALMANYA 10 YILLIK TAHVİL GÖSTERGE FAİZİ

Almanya tarafında da işler tam tersi senaryoda olduğunu görüyoruz. 0 faiz oranına sahip olsa da 10 yıllık gösterge faiz oranları negatifte olduğunu ve 0 noktasına doğru bir hareket başlattığını bu da en basit anlatımı ile Euro-Dolar paritesinin ayakta durma sebebini bizlere açıklıyor.

Alt tarafta da bu aralar piyasa gündemi olan Deutsche Bank krizi ile beraber Almanya’nın Cds’lerin de yani risk primlerinde artış ile beraber bugün Euro-Dolar tarafındaki düşüşü açıklayabiliriz. Piyasadaki fiyatlanmalar sadece ekonomik takvim bazlı olmayıp, gündemi takip ettiğimizde ve bu riskleri de gösteren göstergelerle birleştirdiğimizde bize güzel sinyaller vermekteler.

 


ALMANYA CDS

Bu verilerin hepsini incelediğimizde şuan ortalama olarak temmuz başından bu zamana kadar neredeyse tüm para birimleri ve değerli madenlerin aynı yerde olduğunu ve fiyatlamaların yatay seyrine devam ettiğini görüyoruz. Tam net olarak bir dönüş sinyali için yada hareket başlangıçları için bu göstergeleri takip etmekte fayda var.

Merkez bankalarının genel durumu bekle gör politikası olduğu için ve yaklaşan ABD seçimleri göz önüne alındığında yıl sonuna kadar bu seyrin devam etmesi beklenebilir. Ancak yurt dışı endekslere baktığımız da genel anlamda tüm piyasaların bu araçların aşırı değerli olduğunu düşündüğü aşikardır. Merkez bankaları bekleye dursun endekslerde gelebilecek tam bir dönüş hareketi ile piyasalarda yeni yıl başlamadan da tüm piyasalarda yeni bir trendi tetikleyecek gibi duruyor.

BARIŞ GÜVENÇ
INVESTAZ YATIRIM MENKUL DEĞERLER
TÜREV PİYASALAR UZMANI