Merkez bugün ne yapar?

UZMANPARA

Piyasaların gözü kulağı Merkez Bankası'nın (TCMB) bugün saat 14:00'da yapacağı kritik açıklamaya kilitlendi. ABD Merkez Bankası'nın (Fed) geçen haftaki kritik toplantısında faiz artırımına gidilmezken, uzmanlar TCMB'den de faiz silahına sarılmasını beklemiyor. 

Yılın dokuzuncu Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına yönelik olarak uzmanlar faizlerde değişiklik beklememenin yanı sıra, herhangi bir politika hamlesi beklentisi içinde de değiller. Uzmanlar Merkez'in 'bekle ve gör' politikası izleyeceğini ve hamle için Fed'in yanı sıra seçimleri de bekleyeceğini öngörüyor. 

TCMB, geçen ayki toplantısında gösterge niteliğindeki bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 7,50, gecelik marjinal fonlama oranını yüzde 10,75, gecelik borçlanma faiz oranını yüzde 7,25 olarak sabit tutmuştu.

İntegral Menkul Değerler Araştırma Direktörü ve UZMANPARA yazarı Tuncay Turşucu ise konuya ilişkin UZMANPARA'YA yaptığı değerlendirmede şunları kaydetti:

"TCMB PPK toplantısını bugün gerçekleştirecek. Bugünkü toplantıya yönelik beklentimiz Merkez’in faizlerde değişiklik yapmayacağı yönünde. Ancak sıkı para politikasının daha sıkı bir şekilde devam edeceğini belirtecektir. Bilindiği gibi TCMB 18 Ağustos tarihindeki toplantısında, döviz kuru hareketlerinin çekirdek enflasyon eğilimindeki iyileşmeyi geciktirdiğini ve bu çerçevede yurtiçi ve küresel piyasalardaki belirsizlikler ile enerji ve gıda fiyatlarındaki oynaklıklarda dikkate alınarak gerekli görülen süre boyunca daha sıkı bir likidite politikasına karar verildiğini bildirmişti. Ayrıca kurul önceki karar metninde önceki toplantılarda olduğu gibi, para politikası kararlarının enflasyon görünümündeki iyileşmenin hızına bağlı olduğuna dikkat çekmişti. Yine kurul, enflasyon beklentilerinde ve enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme olana kadar getiri eğrisini yataya yakın tutmak suretiyle temkinli duruşunu sürdüreceğini bildirmişti. Bu cümlelerin çoğu zaten uzunca bir süredir karar metninde yer alıyor. Ayrıca en önemlisi TCMB  açıklamalarında Fed’in faiz artırımına da parmak basmıştı."

SON TOPLANTI ÖNCESİ ve SONRASI...  

Son PPK toplantısından bu yana geçen süreci de değerlendiren Turşucu "18 Ağustos tarihinden bu yana nelerin olduğuna bakıldığında şunları görmekteyiz. Fed faiz artırmadı. Öyleki Fed’in satır aralarını okuduğunuzda 2015 yılında bile faiz artırımı olacağı belli değil. TÜFE %6.81’den, %7.14’e yükseldi. Çekirdek TÜFE %7.31’den %7.66’ya yükseldi. Enflasyon beklentileri %7.65den %7.98’e yükseldi. Çin’den devalüasyon adımları geldi ve 19-24 Ağustos tarihlerinde global türbülanslar yaşandı. TL bu tarihten itibaren sepet bazında ABD doları karşısında %4.4 değer kaybetti. Fonlama maliyetleri %8.67’den %8.94’e yükseldi" diye konuştu.

FED ve SEÇİMLER 'PAS' DEDİRTİYOR

"Bakıldığında TCMB topu Fed’e atmıştı ve Fed’in kararı, TCMB’nin faizlerde değişiklik yapmayacağını gösteriyor" diyen Turşucu, sözlerine şöyle devam etti:

"Ayrıca iki ay sonra seçimlerin olması ve bir hükümetin kurulması olasılığının bulunması nedeni ile TCMB bu toplantıyı da pas geçebilir. Çünkü faiz kararı siyasi belirsizliğin tek başına yeterli olmayabilir.  Ancak yine sıkılaştırmalar devam edecektir. Fonlama maliyetleri %9 seviyesinin üzerine yükselebilir. Bunun yanında Enflasyon kanadında ve TL’nin değerine bakıldığında ise faiz artırımı konusunda Merkez’e büyük bir baskı oluşuyor ve bu stres giderek artıyor.

Açıklamaların beklentiler yönünde gelmesi durumunda döviz kurlarında önemli değişimler beklemiyoruz."

ALB Forex Araştırma Uzmanı ve UZMANPARA yazarı Enver Erkan ise UZMANPARA'ya yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:

"Piyasalarda stresin ve oynaklığın yoğun olduğu dönemlerde bile herhangi bir adım atmamış olan Merkez Bankası’ndan, Fed’in faizleri sabit tutmasından sonra da herhangi bir politika hamlesi beklemiyoruz. Diğer taraftan bozulan enflasyon beklentileri, kur oynaklığı haricinde Merkez Bankası’nın sıkı kalmaya devam etmesini gerektirecek bir etmen olarak ortada görünüyor. Özellikle yaz aylarında enflasyonda görülen sakin havanın, Eylül’den sonra ortadan kalkması ve enflasyonun yıl sonuna doğru yüzde 8 – 8,50 aralığına ulaşması olası.

Diğer taraftan Merkez Bankası temel belirleyicinin şu anki aşamada Fed’den ziyade biraz daha siyaset olduğunu söyleyebiliriz. Bu aşamada da Merkez Bankası Fed’i değil, seçimleri bekler. Merkez Bankası’nın “bekle ve gör” stratejisi ilerleyen günlerde yaşanabilecek kur volatilitesi açısından da risk unsuru teşkil etmektedir."