Türkiye, Avrupa Yeşil Anlaşması`yla ihracatta avantajlı konuma gelebilir
10.07.2020 11:36Son güncelleme : 10.07.2020 15:06
Yenilenebilir Enerji Araştırmaları Derneği (YENADER) Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin, enerji sistemlerinin karbonsuzlaştırılması adına ülkelerin yeni stratejiler geliştirdiğini belirterek, "Avrupa Yeşil Anlaşması (European Green Deal), Türkiye`nin düşük karbon ayak izli üretimini avantajlı konuma getirebilir. Bu durum, Türkiye`nin AB ülkelerine daha kolay ihracat yapmasına yardımcı olurken, ülke ekonomisinin gelişimine katkı sağlayabilir." dedi.
AA
Alkin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, söz konusu anlaÅŸmayla, AB'nin 2050 yılına kadar iklim açısından karbon nötr bir Avrupa olma ve 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını 1990 yılına kıyasla en az yüzde 50 azaltmayı hedeflediÄŸini anlattı.
Avrupa YeÅŸil AnlaÅŸması'nın (AYA) karbon ayak izine göre karbon sınır vergisi uygulanmasını da içeren maddesinin Avrupa'ya ihracat yapan Türkiye’yi ilgilendirdiÄŸini ifade eden Alkin, "Ülkemizdeki karbon ayak izi her sektörde üretimin yoÄŸun yapıldığı Hindistan ve Çin gibi ülkelere göre düÅŸük, ayrıca yenilenebilir enerji çalışmalarının her geçen gün artması üretimde kullanılan enerjinin temiz kaynaklardan saÄŸlanmasına yardımcı oluyor, bu durum da ülkemiz için baÅŸka bir avantaj oluyor." deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Alkin, enerji sistemlerinin karbonsuzlaÅŸtırılması için Avrupa'nın tek başına hareket etmesinin yeterli olamayacağını, bu alanda ciddi ve kararlı iÅŸ birliklerinin olması gerektiÄŸini ifade etti.
Bu nedenle söz konusu anlaÅŸma kapsamında, AB'nin komÅŸu ve partner ülkelerle diyaloÄŸunu, uzmanlığını ve finansal desteÄŸini paylaÅŸmayı amaçladığına iÅŸaret eden Alkin, ÅŸöyle konuÅŸtu:
"AB, uluslararası rekabette dezavantajlı duruma düÅŸmemeyi ve karbon emisyonunu önlemeyi amaçlıyor. Ayrıca, AB dış ticaret, uluslararası yatırım ve finansman politikalarında büyük deÄŸiÅŸiklikler öngörüyor. Bundan böyle baÅŸka ülkelerle yapacağı serbest ticaret anlaÅŸması gibi liberalleÅŸmeye yönelik anlaÅŸmalar için AB'ye aday ve partner ülkelerin Paris AnlaÅŸması’nı 'onaylama ve etkin bir ÅŸekilde uygulaması' ön ÅŸartını getiriyor. Paris AnlaÅŸması’nı ÅŸimdiye kadar onaylamayan tek partner ülke Türkiye ve anlaÅŸmadan çıkan ülke ABD’dir."
AYA, TÜRKİYE'YE AVANTAJ SAÄLAR
Alkin, AYA ile tüm dünyayı etkileyen kararların alındığını, bu noktada Türkiye'nin desteÄŸinin önemli olduÄŸunun altını çizdi.
AnlaÅŸmada yer alan enerji verimliliÄŸi ve yenilenebilir enerji yasalarının, Türkiye'nin enerji politikasına uygun olduÄŸunu dile getiren Alkin, sözlerini ÅŸöyle tamamladı:
"Enerji sistemlerinin karbonsuzlaÅŸtırılması adına ülkeler yeni stratejiler belirliyor. AYA, Türkiye'nin düÅŸük karbon ayak izli üretimini avantajlı konuma getirebilir. Bu durum, Türkiye'nin AB ülkelerine daha kolay ihracat yapmasına yardımcı olurken, ülke ekonomisinin geliÅŸimine katkı saÄŸlayabilir. Türkiye, AB ile Gümrük BirliÄŸi ortaklığı mevcut ancak gündemde bu ortaklığın güncellenmesi bulunuyor. Dolayısıyla, güncelleme müzakereleri yapılırken Türkiye için bu ÅŸartların uygulanmasının söz konusu olup olmayacağı net olmamakla beraber, böyle bir duruma hazırlıklı olmak gerekir."
AB'nin ekonomik sürdürülebilirliÄŸini saÄŸlaması için 11 Aralık 2019'da imzalanan AYA ile Avrupa'da döngüsel ekonominin geliÅŸtirilmesi, temiz kaynakların etkili ve verimli kullanılması amaçlanırken, kirliliÄŸin azaltılması ve biyo çeÅŸitliliÄŸin artırılması hedefleniyor.
AYA'nın uygulanmasıyla 2050 yılına kadar AB'nin karbonsuzlaÅŸtırılmasına yönelik çalışmaların hızlandırılması, gerekli politikaların düzenlenmesi, kanuni zorunlulukların yeniden yapılandırması ve yatırım ortamlarının iyileÅŸtirilip geliÅŸtirilmesi amaçlanıyor.