Bu hafta mayın tarlasından beter!

30.11.2015 11:32
Yurt genelinde bir süredir Türk Lirası’nın elinin rahatlamış olduğu algısı Türkiye- Rusya ilişkilerinin gerginleşmesi ile birlikte yerini endişeye bıraktı. Bir süredir jeopolitik riskler gündeme düşmezken, söz konusu gerilimle birlikte piyasalar ülke olarak sınırlarınızda bu denli hareketlilik varken, o kadar da rahat olmayın dedi bize. Türkiye- Rusya ilişkilerinde taraflardan gelen açıklamalar doğrultusunda fiyatlamalar yön buluyor. Ancak taraflardan gelen ifadelere bakıldığında bu konu daha çok su götüreceğe benziyor. Hafta sonu Rusya tarafından imzalanan Türkiye'ye karşı uygulanmak üzere özel önlemler paketini ve söz konusu kararnamede yer alan Türkiye ile ticari ilişkileri kısıtlayan maddeler de bunun bir diğer kanıtı niteliğinde. Piyasalar bir yandan Rusya ile ilgili gelişmelere odaklanmışken bu hafta özellikle yurt dışında ekonomi gündemi hareketleniyor.

Bir süredir parasal genişlemenin devamına işaret eden ve Avrupa’da büyüme ve enflasyon konularına ilişkin endişesini dile getiren Avrupa Merkez Bankası Başkanı Draghi ve Avrupa için bu haftada büyük gün geliyor. Avrupa’da bir süredir devam eden parasal genişlemeye rağmen Avrupa ekonomisinin iyi gelen birkaç PMI verisi dışında dişe dokunur bir gelişme olmadığı ortada. Dünya genelinde küresel büyüme endişeleri dile getirilmiş ve düşük seyreden petrol fiyatları da duruşunu korurken Avrupa Merkez Bankası çareyi parasal genişlemeyi uzatmada bulacak gibi görünüyor. Daha öncesinde Avrupa Merkez Bankası yetkilileri tarafında negatif mevduat faizlerinde yeniden aşağı yönlü bir revizyon yapılmasının gündeme geldiğini belirtmişlerdi. İşte tüm bu konular 3 Aralık’ta Avrupa Merkez Bankası tarafından ele alınacak. Parasal genişlemenin Eylül 2016 sonrasına uzatılması sonrasında ülke ve bölge ekonomileri ile ticari ilişkilerden dolayı para girişinin sağlanabileceği varsayımı altında gelişmekte olan ülke piyasalarında kısa süreli bir rahatlama görülebilir. Ancak bizler için söz konusu pozitif hava kısa süreli fiyatlamaya konu olabilecek bir olgu olmaktan çıkıp, söz konusu ortam fırsata çevrilmeyi başarılabilmeli. Bunun içinde hep telaffuz ettiğimiz yapısal reformlara ihtiyaç var.

Bu hafta ise ABD’de gündem oldukça hareketli olacak. Merakla beklenen Aralık ayının ilk haftasında gündeme konu olacak istihdam raporu ve Fed Başkanı Janet Yellen’ın konuşması piyasalarda hareketlilik yaratabilir. Son dönemde Fed’in faiz artırımına ilişkin Aralık ayına işaret etmesi ancak artışın kademeli olacağını yani sıkılaşma değil normalleşme sürecini başlatacağını sinyal vermesinin ardından ABD verilerine ilişkin duyarlılık oldukça azalmıştı. Ancak Aralık ayına girilmesi ile birlikte özellikle istihdam verilerine dair algı oynak olacaktır. ABD ekonomisinin istihdam cephesinde daha fazla iyileşme görmek istediğini biliyoruz. Fakat Fed’in 15-16 Aralık toplantısı öncesinde Janet Yellen’ın konuşmasında aranacak ipuçları bakalım verileri yol haritası olmaktan çıkarabilecek mi? Şunu da belirtmek gerekir ki son dönemlerde Fed’in faiz artışına ilişkin beklentiler şekillenmiş ve Yelen alışılageldik ifadeler kullansa bile söz konusu tarihler yaklaşırken piyasalar ve özellikle gelişmekte olan ülke para birimleri terleyebilir.

Yurt içinde ise Kasım ayı enflasyon verilerini takip ediyor olacağız. 64. Hükümet programında Merkez Bankası’nın bağımsızlığına ilişkin yer alan ifadelerin piyasalarda yaratmış olduğu etki, veri akışını gölgede bırakabilir. Ancak yine de önümüzdeki döneme dair para politikasının şekillenmesi adına söz konusu veri akışı dikkatlerde olmalıdır. Bununla birlikte tansiyonun yüksek olacağı haftada Moody’s in Türkiye’ye ilişkin değerlendirmesi tansiyonu biraz daha artırabilir. Rusya ile tırmanan gerginliğin yanı sıra hafta sonu ülkede baş gösteren güvenlik riskleri sebebiyle Moody’s in açıklamalarında sert tonlamalar görebiliriz.

Eda Önder Öztürk
ALB Forex Araştırma Uzmanı