Piyasalardaki iyimser hava kalıcı mı?

30.06.2016 15:06

Haftanın başlangıcına Brexit ve İspanya seçimlerinin etkisiyle tedirgin bir giriş yapan piyasalar üzerindeki ölü toprağını atmışa benziyor. Brexit sonrası gelişen hızlı değer kayıplarının sonrasında, sert satışların gerçekleştiği Avrupa Borsaları ve riskli görülen para birimlerine olan talebin arttığı bir kaç gün geçirmekteyiz. Bu iyimser havanın kalıcı olup olmadığı ise önemli bir soru işareti olarak kafa karıştırmaya devam ediyor.

BAŞKAN CARNEY’NİN KONUŞMASI BEKLENİYOR!

İngiltere Merkez Bankası Başkanı Mark Carney’nin bugün yapacağı açıklama oldukça önemli olacaktır. Görünen o ki, Brexit etkisiyle yangın yerine dönen piyasaları toparlamak yeniden Merkez Bankalarının üzerine düştü. 2016 yılında ABD ekonomisinden sonra ilk faiz artırımı yapması beklenen BoE’nin ise, artık faiz indirmesi ve ek parasal genişlemeye gitmesi bekleniyor. Bugün Başkan Carney bu doğrultuda mesajlar verebilir. Özellikle Brexit sonrası 250 Milyar Sterlinlik ek likitide enjekte etmeyi düşündüklerini ifade eden Carney’nin, faiz indirimi mesajı da verip vermeyeceği önemli olacaktır. 25-50 bp. İndirim yapabileceğine vurgu yapılması, Sterlin’in zayıflamasına neden olabilir.

ÇİN MERKEZ BANKASI OYUNA DAHİL OLABİLİR!

PBOC’un oyuna müdahil olma zamanları yakınlaşmaya başladı gibi görünüyor. Bugün gelen haberlere göre, offshore yuan’ın yeniden devalue edilme ihtimali konuşuluyor. Her ne kadar FED ve Brexit’e dair belirsizliklerle arka planda kalmış Çin’in, rolü devralma ve piyasalarda kendini hatırlatması söz konusu olabilir. Hali hazırda referans kur zaten düşürülüyordu ve Dolar’ın Brexit sonrası gelişmekte olan ülke kurlarına göre değer kazanımlarını yaşadığını görüyorduk fakat Çin’den sermaye çıkışlarının hızlı arttığı ve ekonomik performansa ve büyümeye yönelik endişelerin durulmadığı bir dönemeçteyiz. Bu nedenle Brexit’in Çin ihracatını da olumsuz etkileyebileceği görüşüyle en azından piyasalara bir müdahele hazırlığı beklentileri söz konusu olabilir.

RİSK İŞTAHI ARTIYOR

Yatırımcıların riskten kaçış sürecinin durulduğu bir süreçteyiz. Yen ve Yuan ve Hazine tahvil talebinin azaldığı bir kısa dönemli süreç yaşıyoruz. Brexit sonrasındaki yoğun talep sonrası, ABD 10 yıllık getirilerinin en sert değer kaybına, Alman 2 yıllıklarının hali hazırda eksiye geçen süreçte rekor tazelediğini görmüştük. Ancak bir kaç günde toparlanma ve hisselere doğru sermaye akımlarının gerçekleştiğini görmekteyiz. Özellikle S&P’nin 2000 altına gevşeme gösterse de, tekrardan hızlı bir ralli yaptığını söyleyebiliriz. DAX’ın ve FTSE’nin de hala yaralarını sarma çabası içerisinde olduğunu görüyoruz. Risk iştahının arttığı dönemde getiri arayışı içerisine giren yatırımcıların burada TL tarafını da es geçmediğini söyleyebiliriz. FED’in faiz artırım ihtimallerinin sekteye uğraması ayrı bir sebep olarak söylenebilir. Dolar/TL’nin 2.88 denemesi yaptığını ancak kalıcılığın en ufak risk ortamında önemli bir yukarı yönlü fırsat yaratabileceğini söyleyebiliriz. Rüzgarın tersten estiği dönemlerde çok fazla rüzgarda kalmak sıkıntılı bir süreç yaratabilir. Bu dönemle yakın dönemde hızlı bir artış gösteren bu iştahın yalancı bir bahar olabileceğini söyleyebiliriz.

ÖNÜMÜZDE OLDUKÇA KARMAŞIK VE ZORLU BİR YOL VAR!

İngiltere ile AB arasında uzunca bir süre daha ikili ilişkiler devam edecek. Brexit sonrası istifa eden ancak 3 ay daha görevde kalacağını ifade eden Başbakan Cameron’ın ayrılık kararını AB komisyonuna bildirmesi bekleniyor. Karar bildirildikten sonraki süreç 2-10 yıl arasında değişiyor. Bu süreç içerisinde İngiltere minimum 2 yıl daha AB kanunlarına bağlı kalacak. Müzakere sürecinde AB ve İngiltere tarafları bir anlaşma sağlayacak.

Görüntü itibariyle ise, Brexit sonrası oluşacak yol haritası hakkında henüz bir plan önümüzde yok. Tek bildiğimiz Lizbon Anlaşmasının 50. Maddesi gereği, İngiliz hükümetinin AB yetkililerine müzakerenin başlaması için gerekli açıklamayı yapması Sonraki süreçte 2 yıl kadar sürecek müzakereler, 27 AB ülkesinin onayı gibi bir çok prosedürün söz konusu olduğu zorlu bir yol. Bu nedenle önümüzde Almanya’nın yani Merkel’in yapacağı her açıklamanın, AB komisyon başkanı Juncker’in, AB Konsey Başkanı Tusk’ın çok fazla isminin geçeceği bir dönem göreceğiz. Grexit etkisinden çok daha büyük ve zorlu bir yol olacak. Bu nedenle piyasa iyimserlik havasına girdi demek için erken duruyor. Yatırımcıların dönemsel risk iştahının artacağı kazanç arayışlarını ara ara görmek ve bu süreçte düzeltmelerin yaşanmasını normal karşılamamız gerekiyor.

GÖKHAN ÖZKAN
IŞIKFX ARAŞTIRMA UZMANI