Türk Akımı’nın önemi...

11.10.2016 08:59

İlk olarak Kırım krizi nedeniyle Rusya’ya yaptırımlar uygulanmaya başlanmıştı. İlk aşamada ekonomik işbirliği müzakerelerinin askıya alınması, vize muafiyeti müzakerelerinin askıya alınması; sonraki adımda ise bazı Rus yetkililerine AB ülkelerine seyahat yasağı getirilmesi, malvarlıklarının dondurulması şeklinde gerçekleştirildi. Yaptırımlar enerji kısmına kaydıktan sonra ise; Rusya’nın mı Avrupa’nın bu durumdan daha olumsuz etkilendiği son derece muğlak.

Rusya’nın daha önce Avrupa’ya yaptığı doğalgaz sevkiyatı Ukrayna üzerindendi. Batı Dünyası ile kriz yaşayan Rusya, bu doğalgaz sevkiyatında Ukrayna’nın rolünün olmaması için kendine alternatif enerji rotaları ve pazarları aramıştı. Çin ve Türkiye bu arayışlarda en çok ön plana çıkan ülkelerdi. Özellikle bu dönemde ortaya çıkan Türk Akımı projesi, Avrupa’ya olan doğalgaz sevkiyatında Türkiye’ye önemli bir rol biçiyordu. Ne var ki; Mayıs 2015’te başlayan boru hattı inşaatı Rusya ile yaşanan uçak krizi nedeniyle durmuştu.

Nabucco’yu devre dışı bırakacak bu proje artık transit ülkenin Türkiye olması demek. Projeye göre Karadeniz’in altından gelerek Türkiye topraklarına girecek olan boru hattı, Türkiye üzerinden Yunanistan ve Bulgraistan kanalıyla Avrupa’ya ulaşacak. İnşaatin Karadeniz kısmı Gazprom tarafından üstlenilirken, Türkiye topraklarından geçen kısım ise ortaklaşa yapılacak ki, denizin altından 910 kilometre, Türkiye’den 260 kilometre geçtiğini düşünecek olursak bu da bizim için güzel bir haber. Türkiye bu boru hattından 14 milyar metreküp doğalgaz alacak. Türkiye’ye ucuz doğalgazın önü açıldı, ucuz maliyetli enerji tedarik edilebilmesi açısından iç piyasada maliyet baskısını azaltacak ve kar marjlarını da yukarı çekecek bir gelişme.


Grafik 1: Türkiye doğalgaz ithalatı (Kaynak: EPDK)

Bu proje Rusya’ya sağladığı avantajdan daha çok Türkiye’ye önemli bir transit lokasyon rolü biçmesinden dolayı büyük önem taşıyor. Avrupa’nın bu gaza ne kadar ihtiyacı olduğunu vurgulamak için 2 yıl önce konuyla ilgili yazdığım bir yazıdan bir kısmı paylaşıyorum:


Her şeyden önce, Avrupa Rusya için önemli bir ihracat pazarı. Ancak bağımlı olan Avrupa, özellikle enerji alanında. Rusya’nın bu krizde anlaşmazlık yaşadığı Avrupa Birliği, Ukrayna ve ABD’ye olan ihracatları toplam ihracatlarının yaklaşık %48’ini kapsıyor. Avrupa Birliği ve Rusya arasındaki ticarete baktığımızda 2013 tarihli Eurostat verilerine göre AB Rusya’ya yıllık 120 milyar Euro ihracat yaparken Rusya’dan ithalatı ise yıllık 206 milyar Euro olarak görünüyor. Ancak Rusya ihracatlarının çoğunu ise petrol, enerji ve madenler oluşturuyor. Buna karşılık Avrupa’nın petrolünün önemli bir kısmını karşılayan Rusya’nın dünya petrol üretiminde payı %13 olarak karşımıza çıkıyor. Avrupa’nın petrol aldığı diğer pazarların üretimdeki paylarına baktığımızda Batı Avrupa’nın ihtiyacını karşılayan Norveç’in payı %3 seviyelerinde. Suudi Arabistan’ın üretim payı ise %13  seviyelerinde olmasına rağmen Avrupa’nın petrol ithalatının sadece %8’ini kapsıyor. Eurostat verilerine göre Avrupa’nın ithalatlarının yaklaşık %30’unu ise enerji ve maden oluşturuyor.


 

Grafik 2: Avrupa Enerji Haritası (Kaynak: Eurogas, The Economist)

The Economist dergisinin yayınlamış olduğu bu haritada Avrupa’daki doğalgaz boru hatlarını ve Avrupa ülkelerinin kullandıkları gazın ne kadarının Rusya tarafından karşılandığı görülmektedir. Rusya’ya coğrafi olarak yakın olan Doğu Avrupa ülkelerinin Rus doğalgazına daha fazla bağımlı olduğunu, bununla birlikte önemli ekonomilerden Almanya’nın gaz ihtiyacının %37’sinin, İtalya’nın %29’unun, Fransa’nın %16’sının; 28 ülkeli birliğin kullandığı gazın ise %24’ünün Rusya tarafından karşılandığını görüyoruz. Avrupa’nın batısına gidildikçe Rus doğalgazına bağımlılığın azalması, Batı’nın ihtiyacının bir kısmını Norveç’ten sağlıyor olması. Bunun yanı sıra petrol tarafında da özellikle İngiltere Kuzey Denizi petrollerinden yararlanma imkanları nedeniyle Avrupa içinde pozitif ayrışıyor.

Diğer bir nokta da, Avrupa’nın doğalgazını karşılayan pazarların toplam dünya üretimindeki payı olarak görünüyor. 2012 yılı Amerikan Enerji Enformasyon Yönetimi (EIA) verilerine göre dünya doğalgaz üretiminde en büyük pay Rusya’ya aitken, Avrupa’nın diğer pazarları olan Cezayir, Katar ve Norveç’in toplam doğalgaz üretimleri, Rusya’nın üretiminin altında kalıyor.

Enver ERKAN
Araştırma Uzmanı