Türkiye ekonomisi cam misali...

Gökhan Özkan

Geçen hafta bahsettiğimiz buradan dolar alınır mı ? yazımızda kırılganlık ve ekonomik bozulmaların devam ettiğinin altını çizmiştik. Derken yeni bir jeopolitik risk ve gerginlik ortamı, kuru alevlendirdi. Normaldir ki gelişmekte olan her ülke için bu kırılganlıklar etkili olacaktır ama Türkiye ekonomisi aeta cam misali. Her gün yeni bir risk kapıda. Türk hava sahasını ihlal ettiği iddia edilen Rus uçağının düşürülmesi, piyasada adeta soğuk duş etkisi yarattı. Seçim sonrası ortada olan güneşli hava, sağanak yağışa çevirdi. Aynı yalancı kış havası gibi. Yurtiçinde havalar gene tam hastalık havası.

Ekonominin yeni patronu Mustafa Elitaş’ın atacağı her adım ise, sorgulanacaktır. Çünkü piyasaların kendisine güvenebilmesi için, güvenoyu toplaması şart. Yapısal reformlara bakışı, Türkiye’nin büyüme modeline karşı tutumu oldukça etkili olacağa benziyor. Üretime dayalı mı, yoksa harcamaya dayalı bir model mi olacak. Yoksa aynı karışık görüntü devam mı edecek göreceğiz. İçeride ayrıca MB, sakin tavrını koruyor. Tabi ki koruyacaktır. Çünkü yanan aleve bir odun parçası atmak en kolayı olurdu.

Rusya’dan zehir zemberek açıklamalar

Yaşanılan olumsuz gelişmeler sonrası, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’den sert söylemler geldi. Özellikle ‘’sırtımızdan bıçaklandık’’ söylemi oldukça etkili bir tondaydı. Yurtiçinde ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemleri, Putin’den farklı değildi. ‘’ Angajman kuralları gereği müdahale edilmiştir ‘’ tansiyon oldukça yüksek devam ederken, BİST yüzde 5’e yakın kayıp. BİST 30 keza aynı durumda adeta çakıldı. Bugün açıklamalarda bulunun Rus Dışişleri Bakanı Lavrov ise, tansiyonu düşürmek için çok da çaba sarf etmedi. Müdahalenin savaş sebebi olmadığını, ancak ikili ilişkilerin gözden geçireleceğini ifade etti. Bu ifade, küçük çaplı ambargoların devam edeceğini gösteriyor. Turizm şirketleri ve enerji şirketleri bu durumdan oldukça önemli kayıplarla ayrılabilir. Özellikle önemli bir doğalgaz ticaretimiz olan Rusya’nın tansiyon ortamanın derinleşmesiyle önemli yaptırımları olabilir. Bu durumun olumsuz etkileri ise, TL’nin üzerindeki baskıyı artıracaktır. Diğer yandan turizm gelirleri azalırsa durum oldukça vahim boyuta ulaşacaktır. Şimdilik böyle bir durum yok ama bu algı bile kuru ateşlendirmeye yeterli.

Not indirimi gelir mi ?

Moody’s’in kredi notu 5 Aralık’ta açıklanacak. 2 haftadan az bir zaman kaldı. Hükümetin o tarihe kadar kurulmuş olması oldukça pozitif bir durum. Mevcut görünümde en az yatırım yapılabilir not düzeydinde olan görüntü değişmeyebilir. Ama her fırsatta Türkiye’nin en kırılgan ülkeler arasına yer aldığını ifade etmektende de geri durmuyorlar. Mevuct durumdan anlaşılıyor ki bu gerçekçi bir tutum olur. Ekonomik görünümde cari dengedeki pozitif seyrin üzerinde durup, FED’in yarattığı baskıdan bahsedileceği de kesin. Not indirimi gelmez gelmesine de, bir kere de kredi notumuz yükselir mi diye konuşmak bize nasip olur mu acaba ?

Dolar/TL’de görünüm



Mevcut durumda Dolar/TL revizyonu şart. 2.80’lere kadar gerileyen kur, tansiyonun yükselmesiyle oluşturduğunu düşüş kanalının üst bandını kırdı. Bu durum 2.8500 üzeri seyirle alevleniyor. Görüntü itibariyle 2.8850-2.9000 hareketin 2.9110’lare kadar alımları destekleyebileceğini gösteriyor. Önemli direncimiz ise, 2.9500. 2.8930’u gün itibariyle test eden paritenin geri çekilmesinde 2.88750-2.8500 desteklerini takip etmekte fayda var. Mevcut düşüş kanalına girmesi 2.8200’leri yeniden gündeme getirebilir ve alım fırsatı yaratabilir.

Gökhan Özkan/ www.isikfx.com/ 
IşıkFX Araştırma Uzmanı