Siyahtan beyaza...

Rıdvan Baştürk

Bir önceki yazımda değişen piyasa dinamiklerinden bahsetmiştim. Bunun bir kanıtını son iki haftalık piyasa hareketlerinde gördük. Geçtiğimiz hafta  ABD ile yaşanan vize krizinin ardından ilk piyasa açılışında TL cinsi varlıklar şok yaşamıştı. BIST-100 uzun bir aranın ardından 100.000 seviyesinin altına gelirken, dolar kuru ise Asya piyasalarında 3.85’lere kadar yükselmişti. Ancak iki haftalık sürece baktığımızda BIST-100 tekrar 110.000 seviyelerine gözünü dikerken dolar kuru ise 3.65’lerde dengelendi. Peki ne oldu da fiyatlamalar bu kısa sürede siyahtan beyaza döndü ?

Finansal piyasalar artık bir cümleden bile nem kapar duruma geldi. Özellikle siyasi cephede yaşanan gelişmeler fiyatları da oldukça etkiliyor. ABD ile yaşanan vize krizinin etkilerini geçen hafta açılışla birlikte hissettik. Özellikle havacılık sektörü hisselerinde %10’lara varan değer kayıpları söz konusuydu. Daha sonraki günlerde sürekli yukarı yönlü hareketler yaşandı. Burada yatırımcıların yaşanan krizin çözüleceğine yönelik beklentileri etkili oldu. Diğer yandan 3.çeyrek bilançolarına ilişkin beklentiler de kuvvetli bir şekilde fiyatlamalara dahil oldu. Özellikle TRKCM, TUPRS, EREGL, KRDMD, ASELS, PETKM gibi şirketler ön planda yer aldı.

Mevcut durumda küresel risk iştahının yüksek kalmasından da faydalanıyoruz. ABD’de gelen güçlü bilançolar Dow Jones’i tarihinde ilk kez 23.000 üzerine taşırken, Asya piyasaları da tarihi seviyelerde seyrediyor. Trump’ın vergi reformuna ilişkin olumlu beklentiler de sürüyor. Yani baktığımızda küresel piyasalarda şu anlık piyasaları sert aşağı çekecek olumsuz bir gelişme bulunmuyor. Benzerlerine göre yaklaşık %37 iskontolu seyreden BIST-100 de bu gelişmelerden faydalanıyor.

Bu aşamada içeriden olumsuz bir haber akışı gelmediği sürece küresel piyasalardaki hareketlere paralel gitmeye devam edeceğiz. Dışarıda bir bozulma olursa bunun içerideki yansıması da bir hayli sert olabilir. Halihazırda ABD ile mevcut kriz tamamen masadan kalkmamış ve sınırdaki hareketlilik sürerken... Ancak bunları bir kenara bırakırsak momentumun peşinden gitmek en doğrusu olacaktır.

Tabii ki teknik seviyeler...

Yukarıda temel gelişmelerden bahsetti. Bunun bir de her zamanki gibi teknik analizi mevcut. Önemli seviyelere bakılması gerekiyor. BIST-100’de kısa vadede 107.500 üzerinde kalındıkça görünüm olumlu. Yukarıda ise tarihi zirve seviye olan 110.500 ön planda olacaktır Bu seviyelere yaklaşıldıkça piyasada kar satışı gelme ihtimali yüksek. Herhangi bir gelişme ile birlikte 107.500 altına sarkarsak o zaman teknik anlamdaki bozulmadan ötürü satış baskısı artabilir.

Dolar kurunda ise değişen bir hikaye yok. Kısa vadedeki destek bölgesi 3.63-3.60’da yer alıyor. Bu seviyelere geldikçe dolara olan talebin hızla arttığını görüyoruz. Yukarıda ise 3.69-3.70 seviyeleri şu anlık ilk satış noktaları.

Gözlerim bir yandan da ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin seyrinde olmaya devam ediyor. Orada gördüğüm en kritik eşik 2.40 seviyesi. Son gelen güçlü ücret verilerinin ardından bu seviye test edildi ancak kırılamadı ve 2.27’lere doğru düşüş görüldü. ABD gelişmeleri ile birlikte 2.40 aşılırsa piyasada sert bir fiyatlama ve gelişen ülke piyasalarının baskı altında bir süreç geçirmesini görebiliriz. 2.40 altında peki bir sıkıntı gözükmüyor tabi içeride yeni bir olumsuz gelişme olmadığı sürece...