AA muhabirine Türkiye ekonomisi, bankacılık sektörü ve DenizBank'ın 2017 yılı performansı ve gelecek yıla ilişkin öngörülerini paylaşan DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, 2017 yılında genel olarak yatırımcıların Türkiye'ye yönelik risk iştahlarında bir artış gözlendiğini belirtti.
DenizBank olarak da yurt dışı kreditörlerden temin ettikleri ikili borçlanma portföyünün darbe girişimi öncesine göre artış kaydettiğini vurgulayan Ateş, alınan kredilerin büyük çoğunluğunun müşterilerin dış ticaret işlemlerinin finansmanı amaçlı olduğunu bildirdi.
Ateş, fonlamalı işlemlerin yanı sıra gayrinakdi işlemlerde de muhabirlerin iştahının güçlü olduğunu, Denizbank olarak müşterilerin ithalat akreditifi işlemlerinden aldıkları pazar payının yüzde 10 seviyesinde bulunduğunu söyledi.
"KGF KREDİLERİNDE SORUNLU KREDİ ORANI YÜZDE 0,7"
Hakan Ateş, Kredi Garanti Fonu (KGF) kefaletli kredilere ilişkin yaptığı değerlendirmede, çok yerinde, zamanında ve akıllıca bir uygulama olan KGF teminatı sağlanarak özellikle ekonominin can damarı olan KOBİ'lere 250 milyar TL'lik kredi sağlandığını anımsattı.
KOBİ'lerin finansman ihtiyaçlarının giderilmesinin likiditenin sağlanmasına, üretimin hızlanmasına, istihdam sağlanmasına, şirketlerin yükümlülüklerini sıkıntı yaşamadan yerine getirmesine yardımcı olduğunu söyleyen Ateş, "Ekonomi yılın ilk yarısında yüzde 5'in üzerinde güçlü büyüme kaydederken, yılbaşından itibaren 1 milyonun üzerinde yeni istihdam yaratıldı. Karşılıksız çıkan çeklerin oranı 2016'da yüzde 4'ten ekimde yüzde 2 seviyesine geriledi. Bununla birlikte teminat limitinin yüzde 7 olduğu KGF kredilerinde sorunlu kredi oranı yüzde 0,7 ile çok düşük seviyelerde seyrini sürdürüyor." diye konuştu.
"KOBİ KREDİLERİNDE YÜZDE 18,4 BÜYÜDÜK"
Hakan Ateş, DenizBank'ın 2017'de de büyümemesinin başrollerinde KOBİ'ler ve tarım sektörünün olduğunu söyledi.
Bu yılın ocak-eylül döneminde DenizBank'ın aktiflerinin yüzde 12 ve mevduatlarının yüzde 16 büyüdüğünü belirten Ateş, kredilerde ise bu oranın yüzde 15 olduğunu ifade etti.
Ateş, sektörde sermayesini en etkin kullanan bankalardan biri olan DenizBank'ın 2016 sonunda yüzde 14,8 olan sermaye karlılığı oranının 2017'nin ilk 9 ayı sonunda yüzde 15,7 seviyesinde bulunduğunu kaydetti.
KOBİ Bankacılığı tarafında ise 2017 yılında kayıtlı müşteri sayısının 1,6 milyon seviyesine ulaştığına işaret eden Ateş, "KOBİ kredilerinde yılın ilk 9 ayında sektör yüzde 18,4 büyürken, Denizbank KOBİ Bankacılığı sektörünün üzerinde yüzde 22,8 seviyesinde büyüdük. Tarıma en büyük desteği sağlayan özel banka olmaya devam ettik. Yüzde 40 pazar payı ile tarım kredilerinde özel bankalar arasında lider konumumuzu koruyoruz." dedi.
"TARIM KREDİLERİ 15 YILDA 108 KAT BÜYÜDÜ"
DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, banka olarak 2018'de perakende bankacılık alanına öncelik vermeye devam edeceklerini söyledi.
Gelecek dönemde özellikle tarım müşterilerine de ulaşmayı hedefleyerek şube ağını genişletmeyi planladıklarını belirten Ateş, en fazla emekliye maaş ödeyen özel banka konumuna eriştiklerini ve emeklilere her konuda ayrıcalıklı olduklarını hissettirerek gerek finansal, gerekse sosyal ihtiyaçları için yanlarında olmaya devam edeceklerini bildirdi.
Ateş, riskli binaların yenilenmesi için kullandırılan kentsel dönüşüm kredilerinde liderliklerini sürdüreceklerini ifade etti.
Tarım bankacılığı hizmeti vermeye başladıklarında 700 milyon TL civarında olan tarım kredileri sektörü toplamının 2017'nin 3. çeyreğinde 83 milyar TL'ye yükseldiğini ve pazarın 15 yılda 108 kat büyüdüğünü kaydeden Ateş, DenizBank'ın ise bu dönemde 11 milyar
TL kredi hacmine ulaştığını bildirdi.
"MOBİL ALANDA YATIRIMLAR SÜRECEK"
Hakan Ateş, hayatın her alanında bizzat yaşanan dijital dönüşümün bankacılıkta da yaşanmasının kaçınılmaz olduğunu belirtti.
Özellikle "Z" jenerasyonun finansal ihtiyaçlarının başlayacağı gelecek 5-10 yıl içinde sektörün buna hızlı bir şekilde adapte olup daha teknolojik ve farklı çözümler sunabilmesi, bu duruma karşı yeteneklerini geliştirmesi gerektiğini ifade eden Ateş, "Bu durumda dönüşümün kaçınılmaz olduğunu kabullenip daha inovatif ürün ve hizmetlere odaklanarak müşterilerin ihtiyaçlarına en iyi şekilde cevap verenler öne çıkacaktır. Bankalar geçmiş dönemdeki hantal, yavaş ve çok katı kuralları olma gibi tanımları çok geride bırakarak müşterilerinin her zaman yanında esnek ve hızlı yapılar haline geliyor. Dijital alanda gün geçmeden yaşanan yeniliklerden nasibini alarak arka plandaki algoritmalar ve yapay zeka ile bankacılık işlemlerinin müşterinin istediği şekilde ve zamanda yapılmasına olanak sağlıyor." şeklinde konuştu.
Ateş, DenizBank olarak finans sektörünün dijital dönüşümünün başını çeken banka olmaya devam edeceklerini kaydetti.
İnternet bankacılığı ve MobilDeniz'i kullanıcı dostu bir uygulama haline getirdiklerini ve finansal işlemlerin yaklaşık yüzde 88'inden fazlasının bu kanallardan geçtiğini bildiren Ateş, dünyanın en inovatif bankası olarak 2018 yılında da dijital ve mobil alanda yatırımların hızıyla devam edeceğini vurguladı.
Ateş, Internet of Everything, "augmented reality (zenginleştirilmiş gerçeklik)" ve yapay zeka uygulamalarını takip ettiklerini belirterek, "Fintechleri karşımızda değil yanımızda tutarak, bu ortaklarımız ile birlikte hem yeni hem de mevcut ürünlerimizin geliştirilmesi için çalışmalarımıza devam edeceğiz." dedi.
MobilDeniz'de 1 milyon aktif kullanıcı barajını geçtiklerini söyleyen Ateş, MobilDeniz'in bugün 400 DenizBank şubesine bedel olduğuna dikkati çekti.
"KOBİ'LERİMİZİN SADECE YÜZDE 2'Sİ ONLİNE SATIŞ YAPIYOR"
DenizBank Genel Müdürü Ateş, yaşamın giderek akıllandığını, teknoloji kullanımının hızla arttığını, akıllı şehirler, akıllı evler, akıllı otoparklar, sürücüsüz arabaların geldiğini belirtti.
Türkiye'nin ekonomik hedeflerine ulaşması, sürdürülebilir büyüme sağlayıp yüksek gelirli ekonomi sınıfına yükselmesi için bu değişimin parçası olması gerektiğini vurgulayan Ateş, "Türkiye'nin ihracatını 500 milyar dolar seviyesine çıkarma hedefinin gerçekleşmesi için bugün 1,4
dolar olan kilo başına ihracatın 3 dolar seviyesine çıkması gerekiyor." dedi.
Ateş, bu hedeflere ulaşmanın yolunun inovatif ürünler ve dijitalleşme ile gerçekleşebileceğini söyledi.
Teknolojik altyapının geliştirilmesinin çok önemli olduğuna işaret eden Ateş, şunları kaydetti: "Türkiye'de internet altyapısı ve erişimi gelişti ama yine de kat edilmesi gereken yol var. Türkiye'de katma değerin yüzde 54'ünü, ihracatın yüzde 55'ini gerçekleştiren KOBİ'lerimizin sadece yüzde 2'si online satış yapıyor. KOBİ'ler e-ticarette paylarını artırarak dünyaya açılmalı. Bunun için gerekli finansman imkanlarının artabilmesi için de fikirlerin ticarileşebilmesi gerekli. Özel sektör ve kamunun ihtiyaçları göz önüne alınarak Ar-Ge faaliyetleri artırılmalı. Özel sektör üniversite işbirliği artırılmalı. Bankalar ile birlikte melek yatırımcıların, kitle fonlama platformlarının dahil olduğu bir ekosistem oluşturulmalı."
