Elektrik enerjisi nereden geliyor?

24.04.2014 11:49

Bu yıl havalar kurak gitti. Derelerin, ırmakların suyu azaldı. 2013 yılında 239 milyar kWh. elektrik üretildi. Toplam üretimde barajlardan elde edilen elektriğin payı yüzde 18.7, akarsular üzerindeki HES’lerden elde edilen elektriğin payı yüzde 6.0 oldu.
Sudan elde edilen elektriğin toplam elektrik üretimindeki payı yüzde 24.7 oranında. Dereler, ırmaklar kuruduğu için barajlardan, akarsulardan elektrik üretimi sıfıra inmeyecek.
Yarıya düşse, toplam üretimde yüzde 12-15 oranında açık ortaya çıkacak demektir. Elektrik önemlidir demeye gerek var mı? Hayat, elektrik olmaz ise olmaz hale gelmiş durumda.
Nüfusumuz artıyor. Yatırımlarımız üretimimiz artıyor. Bütün bunlara bağlı olarak da elektrik ihtiyacımız, talebimiz artıyor. Genelde ölçü, ekonomideki büyümenin 2 katı ölçüsünde elektrik talebinin arttığı şeklindedir.

Üretim de tüketim de artmadı
Bizde elektrik talebi-tüketimi genelde her yıl yüzde 5-10 arasında artar. 2013 yılında üretim de tüketim de artmadı. Üretim artışı durmuştu. Hatta gerileme vardı.
2013 yılında elektrik tüketimindeki artış ise sadece yüzde 1.3 oranında idi. Tüketim artışının yavaşlaması doğrudan ekonomideki yavaşlamanın göstergesi.
Türkiye’nin enerji santrallerinin kurulu gücü 2013 yılında 6.984 MW artış gösterdi. Son yıllarda elektrik enerjisi yatırımlarına büyük ilgi var. Bunun sonucu kurulu güç artıyor.
Türkiye Elektrik İletim (TEİAŞ) tarafından açıklanan verilere göre, 2012 yılı sonunda 57.0 bin MW olan kurulu güç, yıl boyu yeni kurulan 138 santral ile birlikte 64.0 bin MW’ye yükseldi. Yüzde 12.2 oranında büyüdü.
Santral sayısı 772’den 910 adete yükseldi. Doğalgaz ve LNG kaynaklı santral sayısı 28 adet artışla 218’e çıktı. Hidrolik barajlı santral sayısı 10 adet artışla 74, hidrolik akarsu santrali sayısı 76 artışla 393 oldu.

Güç artıyor üretim artmıyor
Toplam elektrik üretiminde doğalgazlı santrallerin payı yüzde 44.0, kömüre dayalı diğer termik santrallerinin payı yüzde 27.5 oranında. Kömür yakan santraların yarısı ithal kömür kullanıyor.
Ülke elektriksiz kalamaz. Bundan önce benzer bir sorun ortaya çıktığında “mobil santraller” denilen büyük boy sıvı yakıtlı jeneratörler kullanılmıştı. Şimdilerde bir Türk firmasının, gemiler üzerine yüklediği, yüzer, gezer doğalgaz, likitgaz ile çalışan santralleri var.
Sonunda gene doğalgaza ve likitgaza mahkum olacağız. Öncelikle ek gaz bularak mevcut gaz santrallerinin üretimini artıracağız. Paniğe uğrayarak yeni gaz santrallerinin kurulmasını teşvik edeceğiz.
Türkiye’nin uzun dönemli elektrik projeksiyonları yapıldığında, elektrik sıkıntısı olasılığı gündeme gelir. Ama bizim Büyük Türk Büyüklerimiz “Bizim elektrik santrallerimiz bize yeter... Yakında atom santrali de devreye girecek... Paniğe gerek yok” diyerek günü geçirdiler. Sonunda ülke elektriksiz kalacak noktaya geldi.