Bankaların üst yönetimi karara ne dedi?

Merkez Bankası'nın zorunlu karşılıklara faiz ödemesi yapacağını açıklamasının ardından bankaların üst yönetimi kararı UZMANPARA'ya değerlendirdi.

UZMANPARA/AYŞE EKİN GÜNDÜZ
Merkez Bankası'nın bankaların zorunlu karşılıklarına uygulanacak olan faizlere ilişkin usul ve esaslarının banka kârlarını yüzde 1 ila 3 arasında arttırması beklenirken, bankaların üst yönetimi kararı sınırlı bir adım olsa da 'olumlu' bulduklarını belirtti.

UZMANPARA'ya değerlendirmede bulunan Denizbank Fon Yönetimi Grubu ve Özel Bankacılık Grubu Genel Müdür Yardımcısı Bora Böcügöz, bankacılık sektör karlılığının son yıllarda yapılan düzenlemelerin de etkisi ile aşağı yönlü bir seyir izlediğini vurgulayarak,  ortalamada yüzde 12’lerin altına kadar gerilemiş olan sermaye kârlılığının bu şekilde devam etmesinin uzun vadede sektörün global krizlere karşı dayanıklılığını arttıran sermaye gücünün erimesine yol açabileceğini söyledi.  TL munzamlara eskiden olduğu gibi faiz ödenmeye başlanmasının uzun zamandır gündemde olan bir konu olduğunu hatırlatan Böcügöz, şöyle konuştu:

Getiri mevduat fonlama maliyetlerinin çok altında

"Bunun hayata geçirilmesi olumlu olmakla birlikte yeni  düzenlemede mevduat fonlama maliyetlerinin oldukça altında bir getiri öngörülüyor. Ortalamada TCMB fonlama faizlerine göre yüzde 5 ile 7 arası daha düşük bir faiz ödenecek. Bugünkü şartlarda ortalamada yüzde 2’ler civarında olması bekleniyor. Bu rakamlar her ne kadar beklentilerin oldukça altında olsa da sektörü izleyen otoritelerin de sektörle aynı doğrultuda görüşleri paylaştığının görülmesi açısından oldukça önemli. İlk hesaplamalara göre bunun sektörün yıllık kârına etkisi yüzde 1,5 civarında olabilir. Bunun yanında bu uygulama ile beraber güçlü mevduat ve özkaynak gibi iki önemli bileşenin bir teşvik unsuru olarak hayata geçirilmiş olması uzun vadede sektörün sağlıklı kaynak yapısına ulaşması açısından da katkı sağlayabilir."

ING Bank Bireysel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Barbaros Uygun ise konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:  “Merkez Bankası, daha önce Mayıs 2014’te yayınladığı finansal istikrar raporunda, iç ve dış piyasalardaki dalgalanmalara karşı bankacılık sisteminin dayanıklılığını artırabilecek en önemli unsurlardan birinin çekirdek yükümlülüklerin toplam fonlar içerisindeki payının makul seviyelerde seyretmesi olduğuna dikkat çekmiş; buna paralel olarak da kredi/mevduat rasyosundaki seyrin yakından takip edildiğini ve gerektiğinde TL zorunlu karşılıklara ödenecek faizi bu rasyonun daha güvenli seviyelere çekilmesi için özendirici bir araç olarak kullanabileceğini belirtmişti.

Döviz likiditesi dönüşüne neden olabilir
 
Bugün açıklanan mekanizma bu çerçevede atılmış bir adım olarak gözüküyor ve halen TCMB’nin yüzde 8.40 civarında olan Ekim ayı ortalama fonlama maliyeti düşünüldüğünde bankaların yüzde 1.40 ila yüzde 3.40’lik bir faiz ödemesi alacağını ortaya koyuyor. Bu şartlar altında, sistemde bankaların çekirdek yükümlülüklerini arttırma konusunu daha öne çıkarmalarını ve aracılık maliyetlerindeki etkiyi dikkate alarak kredi faizlerine sınırlı olumlu yansımaları olmasını bekleyebiliriz. Ayrıca, rezerv opsiyon mekanizmasını kullanan bazı bankaların bir düzeye kadar TL munzam karşılıklara yönelebilecekleri, bu durumun sisteme döviz likiditesi dönüşüne neden olması da ihtimal dahilinde gözükmektedir.” 

TL'yi cazip kılmadan büyümeyi destekleyici bir adım

Şekerbank Hazine Genel Müdür Yardımcısı Feyza Önen de TCMB'nin bu yılın ilk aylarından bu yana çeşitli platformlarda dile getirdiği bankaların tesis ettiği TL Zorunlu Karşılıklara telafi faiz ödeme uygulamasını bugünkü açıklamasıyla başlattığını vurgulayarak, bunu yaparken mevduat ve özkaynakların toplamıyla kredilerin karşılaştırıldığı bir rasyoya göre ödenecek faizi farklılaştırarak yurt içi tasarrufları teşvik etmek üzere destekleyici bir mekanizma kurduğunu kaydetti. Önen "Faiz oranını şu anki fonlama seviyelerinde, beklendiği gibi yaklaşık yüzde 1,25 ile yüzde 3,25 seviyesinde tutarak da rezerv opsiyon mekanizmasının sektör açısından avantajlı olmaya devam etmesini sağladı; bu yolla da rezervlerini de korumuş oldu. Bu adımla TCMB bir yandan da sıcak para için TL’yi cazip kılmadan, büyümeyi destekleyici bir adım atmış oluyor" dedi.