Euro bölgesi deflasyona bir adım daha yaklaştı
01.09.2014 11:49Son güncelleme : 01.09.2014 11:50
ECB'nin tahminlerinin aksine enflasyonun düşüyor olması, Euro Bölgesi’ni deflasyona bir adım daha yaklaştırıyor. Japonya tipi bir deflasyon yaşamasından endişe edilmesi ECB üzerindeki baskıları artırıyor
Euro Bölgesi’nde fiyatlar son beş yılın en yavaş hızında yükseliş yaşadıkça ekonomistler bu cılız enfl asyonun geçici olup olmadığını veya Japonya gibi tek para birimli birlikte de fiyatların birden bire düşecek olmasının başlangıcı mı olduğunu düşünüyorlar. Avrupa Komisyonu’nun cuma günü açıkladığı tahminlerine göre ağustos ayında Euro Bölgesi’nde tüketici fiyatlarının geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre sadece yüzde 0.3 yükseliş yaşadığı belirtiliyor. Temmuz ayında Euro Böglesi tüketici fiyatlarındaki artış ise yüzde 0.4, haziranda ise yüzde 0.5’ti. Ayrıca Financial Times’ta yer alan habere göre bu yükseliş Ekim 2009’dan bu yana yaşanan en cılız artış oldu.
İtalya 1959’dan beri ilk kez fiyatlarda düşüş gördü
Bazı ülkelerin şimdiden defl asyon baskısını hissettikleri belirtilirken, İtalya’da ağustosta tüketici fiyatlarının bir yıl öncesine göre yüzde 0.2 düşüş kaydettiği ve bunun ülkenin 1959’dan beri ilk defl asyon yaşadığı ilk aralık olduğu belirtiliyor. Yunanistan, İspanya, Portekiz ve Slovenya’da da fiyatlarda düşüş yaşanıyor.
ECB’nin parasal genişlemesine dair beklentiler yükseliyor
Enflasyondaki ani düşüş, sadece iki ay önce temmuz-eylül enflasyon ortalamasının yüzde 0.6 olacağını öngören Avrupa Merkez Bankası’nı (ECB) utandırmaya devam ediyor. ECB Başkanı Mario Draghi’nin Jackson Hole toplantısında düşük enfl asyonla mücadele için “tüm mevcut enstrümanların” kullanılabileceğini açıklaması, bu hafta perşembe günü gerçekleşecek aylık ECB kurul toplantısında bir parasal genişleme adımı atılacağı üzerine beklentileri yükseltiyor. ECB kurul üyesi Benoit Ceoeure cumartesi günü Yunan gazetesi Ta Nea’ya, ECB’nin banka likiditesini artırmak için gerekli mali politikaları uygulamaya hazır olduğunu söyledi.
Bazı ECB takipçileri ise fiyat yükselişinin önündeki geçici engellerin neler olabileceğine dikkat çekiyor. Petrol ve diğer emtialardaki arz artışının enfl asyonu baskıladığı belirtilen habere göre Rusya’nın AB gıdalarına getirdiği ithalat yasağının da gıda fiyatlarındaki artışı engellediği ifade ediliyor.
Sebep enerji ve Rusya yasakları diyenler var ama...
Tam tersine içinde gıda ve enerji gibi volatil fiyatları bulunduran çekirdek enflasyon ise ağustos ayında yükselerek temmuzdaki yüzde 0.8 seviyesinden, yüzde 0.9’a yükseldi. HSBC ekonomistleri bu ölçütün değişen emtia fiyatlarından daha yerleşik bir durumun fiyat yükselişini engellediğinin kanıtı olduğunu söylüyor.
‘ECB Asya krizi gibi bir şoku beklerse çok geç olabilir’
Diğer analistler ise yatırımcıları ve tüketicileri fiyatların gelecekte nasıl olacağının daha önemli olduğu konusunda uyarıyor. Geçtiğimiz hafta Draghi ppiyasanın enfl asyon beklentilerinin tepe taklak olduğunu belirtmiş ve beş yıllık enfl asyon hedefinin ECB’nin hedefi olan yüzde 2’nin altına, yüzde 1.95’e gerilediğini belirtmişti. BNP Paribas ekonomisti Luigi Speranza enfl asyonun düşeceği beklentisinin insan davranışını değiştirebileceği, örneğin ücretlerde düşüşlerin yaşanabileceği ve bunun da daha korkunç bir döngüye sokacağının altını çizdi. Sperenza baskılanan bir enfl asyon beklentisinin olduğu bir ortamda 1990’lardaki Asya finansal krizi gibi tek bir felaketin, parasal birliği uçurumun kenarına itebileceğini belirterek, “Avrupa henüz o noktada değil fakat şoku beklerseniz iş işten geçmiş olabilir” diye konuştu.
Piyasalar eylülde FED ve ECB’yi izleyecek
Eylülde ABD Merkez Bankası (Fed) ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz kararları yakından izlenecek. ECB’nin gevşek politikaya yönelik mesajları piyasalar tarafından takip edilecek. Fed’in 17 Eylül toplantısından sonra gelen kararın satır araları bir diğer önemli gündem maddesi. Fed’in faiz artışına ilişkin ifadeleri piyasalarda etki yaratabilir. Bu hafta cuma günü gelecek ABD tarım dışı istihdam verisi de Fed’in hamlesi için önem taşıyor.