IMF`den gelişen ülkelere uyarı
16.04.2015 08:39Son güncelleme : 16.04.2015 08:43
Doların son 9 ayda 1981`den bu yana en yüksek artışı gösterdiği vurgulanan IMF raporunda, artışın, yabancı para cinsinden borçlu ülkelere yönelik baskıyı artırabileceği belirtildi
Uluslararası Para Fonu (IMF) artan küresel finansal risklerin, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere kaydığı uyarısında bulundu.
IMF'nin yılda iki kez yayımladığı Küresel Mali İstikrar Raporu'nun Nisan 2015 sayısı, ABD'nin başkenti Washington'da yapılan basın toplantısıyla kamuoyuna sunuldu.
Finansal risklerin son 6 ayda düşük faiz ortamı, döviz kurlarındaki dalgalanma ve emtia fiyatlarındaki gerileme nedeniyle arttığına işaret edilen raporda, bu durumun özellikle yükselen piyasa ekonomilerini olumsuz etkilediği belirtildi.
Bununla birlikte, artan risklerin odağının, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olanlara ve geleneksel bankacılık sisteminden "gölge bankacılık" sistemine kaymakta olduğuna dikkatin çekildiği raporda, bu durumun ek önlemler alınmasını gerektirdiği kaydedildi.
Yükselen piyasa ekonomilerine kırılgan sektörlere yönelik denetimleri artırması tavsiyesine yer verilen raporda, şunlar ifade edildi:
"Yükselen piyasa ekonomilerine ilişkin borçların büyük bölümünü yabancı para cinsinden kredilerin oluşturması, makro ve mikro ihtiyati tedbirlerin şoklardan kaynaklanan riskleri azaltmakta önemli role sahip olduğu anlamına geliyor. Regülatörler, döviz ve emtia fiyatlarından kaynaklanan risklere yönelik banka stres testleri uygulamalı ve kurumsal kaldıraçlar ile döviz kurundan etkilenme riskini yakından takip etmeli".
"DOLAR, SON 34 YILIN EN BÜYÜK ARTIŞINI GÖSTERDİ"
Raporda, ayrıca doların son 9 ayda büyük merkez bankaları tarafından uygulanan farklı para politikaları nedeniyle 1981'den bu yana en yüksek artışı gösterdiği vurgulandı.
Ülkelere ilişkin büyüme beklentileri ve düşen petrol fiyatlarının etkisini de yansıtan reel döviz kuru dalgalanmalarının küresel ekonomiyi destekleyeceği kaydedilen raporda, bu gelişmelerin yabancı para cinsinden borçlu ülkelere yönelik baskıyı artıracağı değerlendirmesinde bulunuldu.
Söz konusu dalgalanmaların, aynı zamanda bazı yükselen piyasa ekonomilerinden sermaye çıkışını artırdığı ifade edilen raporda, ikili ve çoklu swap anlaşmalarının döviz kurlarındaki dalgalanmaya karşı kullanılabileceği önerisinde bulunuldu.
"TÜRKİYE'NİN DIŞ KIRILGANLIKLARI AZALACAK"
IMF raporunda Türk finans sektörüne yönelik tespitlere de yer verildi.
Net emtia ithalatçısı konumundaki Türkiye'ye ilişkin dış kırılganlıkların, düşen enerji fiyatları sayesinde azalacağı belirtilen raporda, buna karşın gelecek 4 yılda artması beklenen politika faiz oranının özel sektörün borçlanma maliyetini yükselteceğine işaret edildi.
Türkiye, Ukrayna, Nijerya ve Peru'yu da içeren 11 yükselen piyasa ekonomisinde kullanılan banka kredilerinin yüzde 50'den fazlasını kurumsal kredilerin oluşturduğuna işaret edilen raporda, bu durumun finans sektöründe hassasiyet yaratabileceği savunuldu.
IMF raporunda, Türkiye, Rusya, Güney Afrika ve Şili gibi ülkelerdeki bankaların daha sıkı likidite şartlarına bağlı olarak finansman sorunu yaşayabilecekleri uyarısında bulunuldu.