Rusya, Türkiye ile SWIFT`in muadili sistemler için görüşüyor
01.11.2018 17:15Son güncelleme : 02.11.2018 15:55
Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma`nın Finansal Piyasalar Komitesi Başkanı Anatoliy Aksakov, uluslararası para transferi sistemi SWIFT`in muadili olan ulusal sistemleri birbirine entegre etmek için Rusya`nın Türkiye, Çin ve İran`la görüşmeler yaptığını söyledi.
Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma'nın Finansal Piyasalar Komitesi Başkanı Anatoliy Aksakov, "Rusya'da geliştirilen
para transferi sistemi çok etkili, 300'den fazla kuruluş bunu kullanıyor. Üstelik büyük bölümü bankalar olsa da bu sistemi bankaların dışındaki kuruluşlar da kullanıyor" dedi.
Rus sistemini kullananların sayısının SWIFT'i kullananlardan daha fazla olduğunu kaydeden Aksakov, bu sistemin Türkiye, Çin, İran ve diğer ülkelerdeki sistemlere entegre edilmesi için görüşmeler yapıldığını vurguladı.
Aksakov, "Bu ülkelerin kendi ulusal sistemleri var ve bunlar bizimkinden farklı. Ulusal para transferi sistemlerinin kullanımında sorun yaşanmaması için bunları teknolojik olarak birbiriyle uyumlu hale getirilmesi önem taşıyor" ifadelerini kullandı.
SWIFT NEDİR?
Uluslararası Bankalararası Finansal Telekomünikasyon Topluluğu'nun (Society for Worldwide Interbank Financial Telecommunication) kısaltması olan SWIFT; bankacılık işlemlerinde “özellikle uluslararası işlemlerde” döviz cinsinden elektronik fon transferi standardını sağlayan bir kod sistemi. Bu sistem sayesinde tüm dünyadaki bankalar arasında “elektronik fon transferi standardı” sağlanıyor. SWIFT, bankalar arasındaki ödeme transferlerinin oldukça kısa bir sürede gerçekleşmesini sağlıyor.
Yurtdışında veya yurtiçinde yabancı para cinsinden yapılan transferlerde yurtdışı hesap muhabirlerinin devreye girdiği SWIFT ödeme sistemi kullanılıyor. Sistem ayrıca BIC (Bank Identifier Codes) kodu yani banka tanımlama kodu sayesinde her bankayı tanımlıyor.
ABD TARAFINDAN İZLENİYOR
1973 yılında Brüksel'de kurulunan SWIFT topluluğu ABD'deki ilk faaliyetlerine ise 1979 yılında başladı. SWIFT sisteminde
dolar ile işlemler yapıldığında bu işlemler otomatik olarak ABD sisteminden geçmek zorunda kalıyor. Bu durum da ABD'nin işlemleri izlemesinin ve para transferlerine müdahale etmesinin önünü açıyor.
Örneğin 2012 yılında bir Danimarka gazetesinde yer alan haberde ABD'li yetkililerin Danimarkalı bir iş adamının bir Alman bankasına SWIFT üzerinden yaptığı para transferinde 26 bin dolarına el koyduğu belirtiliyordu.
Günümüzde ülkelerin milli para ile ticaret yapmaya yönelmelerinin nedenlerinden birisi de ABD'nin bu gibi müdahalelerinin önünü kesmek istemeleri olarak gösteriliyor.