Yunanistan Başbakanı Çipras, “Hükümet, Yunanistan’ı ve Avrupa’nın yönünü değiştirmek için mücadele etti ancak başaramadı” dedi.
Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, hükümetin, Yunanistan’ı ve Avrupa’nın yönünü değiştirmek için mücadele ettiğini ancak başaramadığını söyledi. Çipras, kreditörlere sundukları yeni reform tekliflerinin parlamentoda oylanmasından önce yaptığı konuşmada, son tekliflerin hükümetin seçim öncesi açıklanan programından çok uzak olduğunu ifade ederek, “Meseleleri güzel göstermek niyetinde değilim.

Masadaki teklifler çok zor” dedi. Kreditörlerin Yunanistan’dan uygulamasını istedikleri programın zor bir program olmakla birlikte, 25 Haziran’da önerilen tekliflerden daha iyi olduğunu savunan Çipras, “Bu, Grexit tartışmalarını ortadan kaldıracak ve üç yıl boyunca ülke ekonomisine nefes aldıracak, aynı zamanda ülkenin uluslararası para piyasalarındaki güvenini yeniden kazanmasına yardımcı olacak bir program” diye konuştu. Çipras, ülkenin yakın tarihine damgasını vuran zorlu bir mücadelenin sonuna gelindiğini ancak henüz hiçbir şeyin belli olmadığını belirterek, “Anlaşma ihtimali var ancak kesin bir şey yok” değerlendirmesinde bulundu.

Hükümetin, ''Yunanistan’ı ve Avrupa’nın yönünü değiştirmek için mücadele ettiğini ancak başaramadığını'' anlatan Çipras, “Yunanistan’ın değişmesi ve Avrupa’nın da yön değiştirmesi için müzakere ettik. Ancak, bugünkü konjonktürde bunun mümkün olmadığı görülüyor. Bunu kabul etmek durumundayız. Ancak, Avrupa’ya umut tohumları ektik.
 
Bu demokrasi tohumları başka halklar için de ürün verebilir” diye konuştu. Başbakan Çipras, hükümetin beş aylık iktidarında yanlışlar yaptığını kabul etti ancak ülkenin haysiyetinden ödün vermediğini söyledi. Avrupa’da bazı çevrelerin Yunanistan’daki sol hükümetten kurtulmak istediğini ifade eden Çipras, “Nefes alınamaz bir ortamda mücadele verdik.
 
Ancak, ne Yunan halkını ne de siyasi liderleri aldattım. Ülke, onuruyla müzakere etti. Halkımızı, ilerleme ve refah yönündeki mücadelede canlı tutmak bizim milli borcumuz. Sadece Avrupa’da kalmayı değil, eşit bir ortak olarak yaşamayı başaracağız” dedi.