Uluslararası Para Fonu (IMF), ABD’nin bu yıla ilişkin büyüme beklentisini yüzde 2,4'ten yüzde 2,2'ye çekti.
IMF, ABD ekonomisine ilişkin değerlendirmeleri içeren 4. Madde Konsültasyon Raporu'nu yayımladı. Raporda, küresel dalgalanmalara direnç gösteren ülke ekonomisinin son birkaç çeyrekte yavaşlamasına karşın genel olarak iyi durumda olduğu belirtildi.
Geçen sene 2,4 milyon kişiye istihdam yaratılmasının işsizliği yüzde 4,7’ye gerilettiği aktarılan raporda, buna karşın son tarım dışı istihdam verisinin, ekonominin ivme kaybettiği endişelerini artırdığına işaret edildi.
Raporda, ülkenin bu yıla ilişkin büyüme tahmini 0,2 puan azaltılarak yüzde 2,2'ye indirilirken, gelecek senenin büyüme beklentisi yüzde 2,5'te sabit bırakıldı.
'DOLAR YÜZDE 10-20 AŞIRI DEĞERLİ'
Yüzde 10-20 arasında aşırı değerlenen doların büyümeyi tehdit edebileceği savunulan raporda, "İleriye dönük olarak ABD doları büyüme için risk teşkil ediyor." uyarısına yer verildi.
Raporda, petrol fiyatlarındaki düşüş "yukarı yönlü risk" şeklinde nitelendirilerek, şunlar kaydedildi:
"Petrol harici sektörlerdeki yatırımların azalması iyi anlaşılmış değil ve gelecek çeyreklerde büyümeyi baskılayabilir. Küresel büyümeye yönelik aşağı yönlü riskler yeni bir dalgalanma yaratabilir. Ölçmesi daha zor bir diğer risk ise son dönemde zayıflayan faaliyetlerin daha düşük potansiyel büyüme oranını ve daha küçük üretim açığını yansıtma ihtimali. Eğer bu doğruysa ABD ekonomisi giderek daha yüksek kapasite sınırlamalarıyla karşılaşabilir."
'DAHA YÜKSEK FAİZ ORANLARI GEREKEBİLİR'
Raporda, olası kapasite kısıtlamalarının, yakın vadede enflasyon baskılarını artırabileceği ve daha "iddialı" faiz artışlarını gerektirebileceği öngörüsünde bulunularak, "ABD’de daha yavaş büyüme ve daha yüksek faiz oranları ortaya çıkarsa bunun küresel ekonomiye ciddi olumsuz etkileri olur." ifadeleri kullanıldı.
ABD Merkez Bankasının (Fed) verilere bağlı para politikasının sürmesi gerektiği vurgulanan raporda, bununla birlikte, ülkede giderek artan gelir dağılımı eşitsizliği ve fakirliğin "endişe verici" olduğu dile getirildi.
Raporda, "Son verilere göre, her 7 Amerikalıdan 1’i fakirlik sınırında yaşıyor, bu oran her 5 çocuktan 1’i ve her 3 kadından 1’ine yükseliyor. Fakirlik sınırında yaşayanların yüzde 40’ı çalışıyor." tespitlerine yer verildi.
Raporda ABD’ye, artan fakirlikle daha cömert gelir vergisi kredisi ve daha yüksek federal asgari ücret gibi politikalarla mücadele tavsiyesinde bulunuldu.
'FEDERAL BORÇ GSYH'NİN YÜZDE 80'İNE ULAŞABİLİR'
ABD’de federal borcun 2022 itibarıyla Gayri Safi Yurtiçi Hasılanın (GSYH) yüzde 80’ine ulaşabileceği belirtilen raporda, mali ve parasal politikaların demografik şartlara göre ayarlanmasının yanı sıra vergi sistemine ilişkin reformlara öncelik verilmesi gerektiği ifade edildi.
Raporda, ABD’de şirketlerin gerçek sahiplerine yönelik kayıtların daha şeffaflaştırılması için yapısal, homojen ve kapsamlı bir çözüme ihtiyaç olduğu görüşü de paylaşıldı.
