***TCMB Para Politikası Kurul Özeti***

01.06.2020 14:02
***TCMB Para Politikası Kurul Özeti***


Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 21 Mayıs 2020 Tarihinde
Gerçekleştirilen Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti:
"Nisan ayında tüketici fiyatları yüzde 0,85 oranında artmış,
yıllık enflasyon 0,92 puan azalarak yüzde 10,94’e gerilemiştir. Enerji
grubu tüketici enflasyonundaki yavaşlamayı sürükleyen temel unsur
olurken, gıda grubu daha olumlu bir görünümü sınırlamıştır. Enerji
fiyatları uluslararası petrol fiyatlarını takiben gerilemeye devam
ederken, gıda fiyatları mevsimsel eğilimlerin üzerinde bir artış
kaydetmiştir. Hizmet enflasyonundaki gerileme alt kalemler geneline
yayılırken, temel mal grubu yıllık enflasyonu döviz kuru gelişmelerine
rağmen yavaşlamıştır. Bu görünüm altında, B ve C göstergelerinin
yıllık enflasyonu ve eğilimi düşüş sergilemiştir.
Gıda ve alkolsüz içecekler yıllık enflasyonu Nisan ayında 1,23
puan artarak yüzde 11,28’e ulaşmıştır. İşlenmemiş gıda fiyatlarında
genele yayılan artışlar gözlenirken, kırmızı et ve dış ticarete
bağımlılığı yüksek olan bakliyatlar öne çıkmıştır. İşlenmiş gıda
fiyatlarında gözlenen yükseliş eğilimi Nisan ayında da devam etmiştir.
Ekmek ve tahıllar grubu enflasyonu yüksek seyrini korurken, katı ve
sıvı yağlar ile alkolsüz içecekler kalemleri işlenmiş gıda
enflasyonunu yukarı çeken diğer gruplar olmuştur. Gıda enflasyonundaki
görünümde salgına bağlı etkiler ve dönemsel talep artışının yanı sıra
vergi ayarlamaları ve döviz kuru gelişmeleri gibi bir dizi unsurun
etkili olduğu değerlendirilmektedir. Öncü göstergeler gıda yıllık
enflasyonundaki yükselişin, işlenmemiş gıda fiyatları kaynaklı olarak,
Mayıs ayında da süreceğine işaret etmektedir.
Enerji fiyatları Nisan ayında yüzde 4,99 oranında düşmüş, grup
yıllık enflasyonu 6,51 puan azalarak yüzde 3,30’a gerilemiştir. Türk
lirasındaki değer kaybına karşın, uluslararası petrol fiyatlarındaki
düşüş bu gelişmede belirleyici olmaya devam etmiştir. Öncü
göstergeler, enerji yıllık enflasyonunun Mayıs ayında bir miktar
artacağı yönünde sinyal vermektedir. Diğer taraftan, asgari maktu özel
tüketim vergisinin yükseltilmesi nedeniyle sigara fiyatlarının Mayıs
ayında sınırlı bir oranda artacağı, ancak bu grupta yıllık enflasyonun
baz etkisiyle düşüşünü sürdüreceği öngörülmektedir.
Temel mal grubu yıllık enflasyonu Nisan ayında 0,30 puan düşerek
yüzde 7,88 olmuştur. Bu dönemde yıllık enflasyon dayanıklı mallarda
nispeten yatay seyrederken, diğer alt gruplarda gerilemiştir.
Dayanıklı mal grubunda, Türk lirasındaki değer kaybını takiben
otomobil ve mobilyada güçlü aylık fiyat artışları dikkat çekerken,
giyim ve ayakkabı grubunda mevsimsel fiyat artışı geçmiş yıllara
kıyasla oldukça sınırlı gerçekleşmiştir.
Hizmet fiyatları Nisan ayında yüzde 0,22 oranında artmış, grup
yıllık enflasyonu 0,66 puan düşerek yüzde 11,76 olmuştur. Bu dönemde
hizmet fiyatları üzerinde salgın hastalığın etkileri önemli ölçüde
hissedilmiştir. Yıllık enflasyon tüm alt kalemlerde gerilerken, en
belirgin düşüş faaliyetleri kesintiye uğrayan lokanta-otel ve
ulaştırma hizmetlerinde gözlenmiştir. Nisan ayında haberleşme
hizmetleri fiyatları azalırken, kira artışlarındaki yavaşlama devam
etmiştir. Diğer yandan, bakım-onarım hizmetleri fiyatları döviz kuru
gelişmeleri sonucunda yüksek bir oranda artmıştır.
Mayıs ayında enflasyon beklentilerindeki iyileşme sürmüş
beklentiler tüm vadelerde düşüş kaydetmiştir.

Enflasyonu Etkileyen Unsurlar

Ocak ve Şubat aylarında finansal koşullardaki iyileşmenin de
katkısıyla güçlü bir eğilim sergileyen iktisadi faaliyet, koronavirüs
salgınının dış ticaret, turizm ve iç talep üzerindeki etkilerine bağlı
olarak Mart ayı ortalarından itibaren zayıflamaya başlamıştır. Sanayi
üretim endeksi, Mart ayında mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış
olarak bir önceki aya göre yüzde 7,1 oranında azalmış, çeyreklik bazda
ise yatay seyretmiştir. Sektörel kırılım incelendiğinde, tekstil,
giyim eşyası, bilgisayar-elektronik-optik aletler, taşıt ve diğer
ulaşım gibi ihracatçı sektörlerin üretiminde belirgin düşüşler
gözlenirken, gıda, tütün, kâğıt, kimyasal, temel eczacılık, diğer
metalik olmayan mineral ürünler ve ana metal sektörleri nispeten
olumlu ayrışmıştır. Mart ayındaki belirgin zayıflamaya rağmen
Ocak-Şubat dönemindeki güçlü seyrin etkisiyle ilk çeyrekte milli gelir
yıllık büyümesinin nispeten olumlu bir seviyede gerçekleşmesi
beklenmektedir.
İktisadi faaliyetteki yavaşlama Nisan ayında belirginleşmiş ve
sektörler geneline yayılmıştır. Turizm ve ilişkili sektörlerde
faaliyet durma noktasına gelirken, perakende ticarette gıda ve market
alışverişi dışındaki kalemlerdeki yavaşlama derinleşmiş, imalat
sanayiinde dış talepteki sert düşüşün etkisiyle ana ihracatçı
sektörlerin sipariş ve kapasite kullanım oranları oldukça düşük
seviyelere gerilemiştir. Mayıs ayının ilk yarısına ilişkin yüksek
frekanslı göstergeler kısmi normalleşme adımlarıyla birlikte dipten
dönüş sinyalleri içermektedir. Bu kapsamda ihracat, ithalat ve
kapasite kullanım oranlarında sınırlı artışlar görülmektedir.
Küresel büyüme görünümündeki bozulma ve seyahat kısıtlamaları
nedeniyle ihracat ve turizm gelirleri azalmıştır. Ana pazarı Avrupa
bölgesi olan taşıt, giyim, tekstil, deri, makine-ekipman, elektrikli
teçhizat sektörlerinde ihracat imkânları önemli ölçüde daralmıştır.
Diğer taraftan, iktisadi faaliyetteki yavaşlamayla ithalat talebi
hızla gerilerken, emtia fiyatlarındaki düşük düzeyler de ithalat
faturasını sınırlamaktadır. Bu çerçevede, ihracat ve turizm
gelirlerinde salgın hastalığa bağlı olarak gözlenen düşüşe karşın,
emtia fiyatları ve ithalatın sınırlayıcı etkisiyle cari işlemler
dengesinin yıl genelinde ılımlı bir seyir izleyeceği öngörülmektedir.
Salgın hastalığa bağlı olumsuz etkilerin geçici olduğu ve yılın
ikinci yarısıyla birlikte yurt içi talepte daha güçlü ve daha erken
olmak üzere, ekonominin toparlanma eğilimine gireceği
değerlendirilmektedir. İktisadi faaliyetteki toparlanma hızı ise
normalleşme sürecinin yurt içindeki seyri kadar bu sürecin, başta dış
ticaret ortaklarımız olmak üzere, küresel ekonomideki gidişatına da
bağlı olacaktır. Bu görünüm altında, salgın hastalığa bağlı
gelişmelerin Türkiye ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerinin
sınırlandırılması açısından finansal piyasaların, kredi kanalının ve
firmaların nakit akışının sağlıklı işleyişinin devamı büyük önem arz
etmektedir. Bu çerçevede, yakın dönemde uygulamaya konulan parasal ve
mali tedbirlerin ekonominin üretim potansiyelini destekleyerek
finansal istikrara ve salgın sonrası toparlanmaya katkı yapacağı
değerlendirilmektedir.
Şubat döneminde işsizlik oranları yatay seyrederken, tarım dışı
istihdam sektörler geneline yayılarak gerilemiştir. Bu dönemde
istihdam kayıpları büyük ölçüde kayıt dışı çalışanlar kaynaklı
olurken, işgücüne katılım oranındaki düşüş işsizlik oranlarının
artmasını engellemiştir. Öncü göstergeler, iktisadi faaliyetteki
yavaşlamanın işgücü piyasasına yansımalarının Nisan ayında
belirginleştiğine işaret etmektedir. Kurul, kısa çalışma ödeneği başta
olmak üzere işsizlik sigorta fonu ve cari transferler aracılığıyla
sağlanan desteklerin, hanehalkı gelir kayıplarının sınırlanması ve
istihdamın korunması açısından kritik rol oynadığı değerlendirmesinde
bulunmuştur.

Para Politikası ve Riskler

Koronavirüs salgınına ilişkin gelişmelere bağlı olarak küresel
büyüme görünümündeki zayıflama derinleşmektedir. Salgını sınırlamaya
yönelik önlemlerin, tedarik zinciri ve üretimde yarattığı arz yönlü
etkilerin yanı sıra, belirsizliklerdeki artış, finansal koşullardaki
sıkılaşma, hanehalklarının gelir kaybı ve firmaların nakit akışındaki
bozulmayla birlikte talepte yol açtığı belirgin zayıflama sürmektedir.
2020 yılı ilk çeyreğine ilişkin açıklanan büyüme verileri
ekonomilerdeki keskin daralmayı teyit ederken, Nisan PMI göstergeleri
ve elektrik tüketimi gibi veriler daralmanın ikinci çeyrekte daha da
derinleştiğine işaret etmektedir. ABD dışındaki gelişmiş ülkelerde
salgının istihdam üzerindeki etkisi Mart ayı itibarıyla sınırlı
kalırken, bu ülkelerde istihdam beklentilerindeki bozulma,
ekonomilerdeki yavaşlamanın işsizliği artırıcı etkisinin önümüzdeki
dönemde daha derinden hissedilebileceğine işaret etmektedir. Bu
çerçevede, küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam
etmiş, Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dış talep görünümü bir önceki
aya göre bozulmuştur. Bu gelişmelerin başta ihracat, turizm ve
bağlantılı sektörler olmak üzere yurt içi büyüme üzerindeki etkileri
yakından izlenmektedir.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülke merkez bankaları genişleyici
yönde adımlar atmaya devam etmektedir. Yakın dönemde, faiz indirimleri
yavaşlamakla birlikte devam ederken, gelişmiş ülke merkez bankalarının
bilanço büyüklüğündeki artış sürmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde de
tahvil alımı gibi programlarla parasal genişleme adımları
atılmaktadır. Uygulanan politikaların finansal piyasalar, büyüme ve
istihdam üzerindeki etkinliği, ülkeler itibarıyla salgının seyri ile
politika alanının büyüklüğüne göre farklılaşabilecektir.
Küresel ekonomideki toparlanmaya ilişkin belirsizlikler yüksek
seyrederken, ülkelerin attığı normalleşme adımları izlenmektedir.
Salgının nispeten kontrol altına alınmaya başladığı bazı ülkelerdeki
normalleşme adımlarının iktisadi faaliyete yansımaları takip edilmekle
birlikte salgının ve sağlık önlemlerinin tüketim alışkanlıkları ve
genel harcama davranışına olası etkilerine yönelik belirsizlikler
devam etmektedir. Her açıdan normalleşmenin uzun sürmesi durumunda
küresel ve yurt içi büyüme görünümündeki zayıflama daha belirgin
olabilecek ve ilave tedbir gereksinimi ortaya çıkabilecektir.
Küresel boyutta birçok sektörde iktisadi faaliyetin durma
noktasına gelmesi, ham petrol talebini büyük ölçüde azaltmıştır.
Küresel ham petrol stokları hâlihazırda oldukça yüksek düzeylerde
seyretmektedir. Üretici ülkelerin arz kesintisindeki istikrarı
sağlamaya yönelik attığı adımlar neticesinde petrol fiyatları ılımlı
bir artış gösterse de küresel iktisadi faaliyete dair belirsizlikler
başta olmak üzere aşağı yönlü riskler canlılığını korumaktadır. Sert
şekilde daralan küresel talebin yanında, emtia fiyatlarındaki düşüşün
de etkisiyle küresel enflasyon oranlarının 2020 yılında ılımlı bir
görünüm sergilemesi beklenmektedir.
Küresel risk iştahının zayıflaması finansal piyasalarda oynaklığın
belirgin şekilde artmasına neden olmuştur. Yakın dönemde küresel risk
iştahında ve finansal piyasalardaki oynaklıkta iyileşme sinyalleri
görülmektedir. Buna karşın gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde hisse
senedi ve tahvil piyasalarındaki dalgalanmalar devam etmektedir.
Gelişmekte olan ülkelerden yoğun sermaye çıkışları sürmektedir.
Salgına ilişkin belirsizliklerin bir miktar azalmasını ve önlemlerin
kısmen gevşetilmesini takiben, alınan parasal ve mali tedbirlerin de
katkısıyla, küresel gelişmelerin Türkiye’nin risk primi ve kur
oynaklığı üzerindeki olumsuz etkileri kısmen hafiflemiştir.
Belirsizliklerin yüksek seyrettiği bu süreçte, salgın hastalığın
sermaye akımları, finansal koşullar, dış ticaret ve emtia fiyatları
kanalıyla oluşturmakta olduğu küresel etkiler yakından takip
edilmektedir. Bu kapsamda Merkez Bankası, salgının Türkiye ekonomisine
etkilerini izleyerek elindeki araçları fiyat istikrarı ve finansal
istikrar amaçları doğrultusunda kullanmaya devam edecektir.
Parasal, finansal ve mali tedbirlerin yanı sıra büyük ölçüde kamu
bankalarınca genişletilen kredi arzı, kredi büyümesine ilişkin aşağı
yönlü riskleri sınırlayarak reel sektöre kredi akışının kesintisiz
devamına katkı sağlamaktadır. Alınan makroihtiyati tedbirlerin
etkisiyle, 2020 yılının ilk aylarında hız kesen tüketici kredileri
büyümesi, salgının ülkemizde de görülmeye başlamasıyla birlikte Mart
ayı ortasından itibaren bir miktar ivme kaybetse de, tüketici
kredileri artmaya devam etmektedir. Öte yandan, ticari kredilerdeki
güçlü ivme devam etmektedir. Kamu bankaları öncülüğündeki kefaletli
kredi kullandırımları ticari ve bireysel kredi arzını ve kredi
faizlerindeki düşüşü destekleyerek salgınının ekonomik birimlerin
gelir ve nakit akışı üzerindeki olumsuz yansımalarını azaltmıştır. Bu
doğrultuda, kredi piyasasındaki gelişmeler yakından izlenecek ve kredi
kanalının sağlıklı işleyişini sağlamak için gerekli tedbirler
uygulanmaya devam edilecektir.
Enflasyon beklentileri ve iç talep koşullarındaki gelişmelere
bağlı olarak çekirdek enflasyon göstergelerinin eğilimleri ılımlı
seyretmektedir. Küresel gelişmeler paralelinde Türk lirasında gözlenen
değer kaybına karşın, başta ham petrol ve metal fiyatları olmak üzere
uluslararası emtia fiyatları enflasyon görünümünü olumlu
etkilemektedir. Üretim ve satışlardaki düşüşe bağlı birim maliyet
artışları takip edilmekle birlikte toplam talep koşullarının
enflasyonu sınırlayıcı etkisinin arttığı tahmin edilmektedir. Gıda
fiyatlarındaki dönemsel ve salgına bağlı etkiler nedeniyle tüketici
enflasyonunun kısa vadede bir miktar yüksek seyredebileceği, ancak
yılın ikinci yarısında talep yönlü dezenflasyonist etkilerin daha
belirgin hale geleceği değerlendirilmektedir. Bu çerçevede Kurul,
enflasyon görünümünü etkileyen tüm unsurları dikkate alarak, politika
faizinde ölçülü bir indirim yapılmasına karar vermiştir. Mevcut para
politikası duruşu altında enflasyon görünümünün yıl sonu tahminiyle
uyumlu olduğu değerlendirilmektedir.
Kurul, enflasyondaki düşüş sürecinin devamlılığının, ülke risk
priminin gerilemesi, uzun vadeli faizlerin aşağı gelmesi ve
ekonomideki toparlanmanın güç kazanması açısından büyük önem
taşıdığını değerlendirmektedir. Enflasyondaki düşüşün hedeflenen
patika ile uyumlu şekilde gerçekleşmesi için para politikasındaki
temkinli duruşun sürdürülmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, parasal
duruş ana eğilime dair göstergeler dikkate alınarak enflasyondaki
düşüşün sürekliliğini sağlayacak şekilde belirlenecektir. Merkez
Bankası fiyat istikrarı ve finansal istikrar amaçları doğrultusunda
elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir.
Kurul, salgın hastalığa bağlı iktisadi risklerin en aza
indirilmesi açısından para ve maliye politikaları arasındaki eşgüdümün
sürdürülmesinin büyük önem arz ettiği değerlendirmesinde bulunmuştur.
Salgın hastalığın ekonomiyi birçok farklı kanaldan etkilemesi, başta
nakit akışının düzenlenmesi ve istihdamın korunmasına yönelik
tedbirler olmak üzere şirketler ve hanehalkı üzerindeki etkilerin
asgari düzeyde tutulabilmesi için koordineli politika uygulamaları
gerektirmektedir. Dolayısıyla, makro ölçekteki para ve maliye
politikalarının yanı sıra en çok etkilenen iktisadi birimleri
hedefleyen ve sektörel etkileşimleri dikkate alan politika
uygulamalarının kritik önemde olduğu değerlendirilmektedir. Bu süreçte
atılacak politika adımlarının hedefli ve geçici nitelikte olması
politika etkinliğini destekleyecektir.
Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe
yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle
vurgulanmalıdır."

Foreks Haber Merkezi ( haber@foreks.com )
http://www.foreks.com
http://twitter.com/ForeksTurkey




'
17:599.916
Değişim :  2,05% |  198,85
Açılış :  9.763  
Önceki Kapanış :  9.717  
En Düşük
9.751
En Yüksek
9.956
imkb grafik
BIST En Aktif Hisseler17:59
AKMGY 363,00 75.530.655 % 10,00  
YGYO 8,25 17.190.368 % 10,00  
BALAT 25,52 6.263.545 % 10,00  
MEGAP 5,72 28.990.127 % 10,00  
MEGAP 5,72 28.990.127 % 10,00  
17:59 Alış Satış %  
Dolar 32,4246 32,4375 % -0,15  
Euro 34,6533 34,7411 % -0,66  
Sterlin 40,2905 40,4925 % -0,56  
Frank 35,2662 35,4430 % -0,65  
Riyal 8,5986 8,6417 % -0,40  
17:59 Alış Satış %  
Gümüş ONS 27,19 27,25 % 0,66  
Platin 915,96 918,11 % 0,66  
Paladyum 954,56 959,53 % 0,66  
Brent Pet. 89,32 89,32 % 0,66  
Altın Ons 2.337,84 2.338,38 % 0,66