Georgina Baker, IFC'nin Türkiye'deki faaliyetleri ve planlarının yanı sıra yatırım ortamı, Yeni Ekonomi Programı ve ekonomideki son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
IFC'nin, Dünya Bankası Grubu'nun özel sektör kolu olarak 60 yıl önce kurulduğunu ve Türkiye’de 32 yıldır faaliyet gösterdiğini anlatan Baker, Türkiye'de şu 5 milyar doların biraz altında bir portföye sahip olduklarını söyledi.
Baker, portföylerini aktif olarak yönettiklerini, çeşitli sektörlerde yeni yatırımlar aradıklarını aktararak, "Türkiye'de okuyuculara IFC hakkında bir mesaj vermek gerekirse; kalmak için buradayız. Büyüme, sürdürülebilirlik ve kapsayıcılık yatırım yapmak için
bizim aradığımız 3 anahtar kelime." diye konuştu.
Haziranda biten 2018 mali yılında Türkiye'ye 1,1 milyar dolarlık uzun vadeli yatırım yaptıkları ve yaklaşık 800 milyon
dolar ticaret finansmanı sağladıkları bilgisini veren Baker, şunları kaydetti:
"Kuruluşumuzdan bu yana Türkiye'ye yaklaşık 15 milyar dolar civarında yatırım yaptık. Bu mali yılda ne kadarlık yatırım yapacağımız, piyasaların mevcut gelişmelere nasıl reaksiyon verdiğine bağlı. Türkiye, bizim en fazla yatırım yaptığımız ülkelerden biri. Yaptığımız yatırım miktarı açısından tüm dünyada gelişmekte olan ülkeler içinde ikinci sırada. Bu nedenle bizim için çok önemli. Şu anda mevcut portföyümüzü izliyoruz. Yatırım yaptığımız şirketlerin piyasadaki mevcut karışıklığa nasıl tepki verdiklerini, hükümetin açıkladığı ekonomik programa ve kendi hedeflerine ne şekilde uyum gösterdiklerini takip ediyoruz. IFC'nin yaptığı şeylerden biri, mevcut müşterilerimizi gerçekten destekliyoruz. Uzun vadeli bir yatırımcıyız ve bunu mevcut müşterilerimize göstermeliyiz."
"YENİ EKONOMİK PROGRAM PİYASALARDA OLUMLU KARŞILANDI"
Georgina Baker, uzun vadede Türkiye ekonomisine ilişkin görüşlerini paylaşarak, "Türkiye nüfus açısından genç bir ülke, büyüyor. Bu anlamda Türkiye'de oldukça fırsat var. Son dönemdeki yavaşlamaya rağmen, ülke büyümesinin temelleri güçlü olmayı sürdürüyor ve çevik bir özel sektörü var. Bence Türkiye, yatırımcılar ve IFC için çekici bir ülke." diye konuştu.
Doğrudan yabancı yatırımlar açısından, yatırımcıların şu anda izlediklerini ve beklediklerini düşündüğünü belirten Baker, şunları kaydetti:
"Hükümet, Yeni Ekonomik Program'la doğru yönde olumlu bir adım attı. Programın
para ve maliye politikası arasındaki uyumu sağladığını düşünüyorum. Programın piyasalar tarafından geçerliliğinin kabul edildiğini, yabancı yatırımların geri dönmeye başlayacağını düşünüyorum ve sanırım bunu oldukça çabuk göreceğiz. Şu anda yürürlükte olan programın uygulamaya geçirilme hızı yabancı yatırımlar açısından çok önemli olacak. Hükümetin ekonominin farklı bölümlerini plan üzerinde bir araya getirdiğini ve piyasanın programı olumlu karşıladığını düşünüyoruz. Umarız program iyi yönetilir. Uluslararası yatırımcılar açısından da alınan tepkiler, eleştiriler pozitif."
"TÜRKİYE'DE ÖZEL SEKTÖR ŞOKLARA KARŞI DİRENÇLİ"
IFC Başkan Yardımcısı Baker, Türkiye'nin bazı ekonomik zorluklarla karşı karşıya bulunduğunu belirterek, "Bununla birlikte Türkiye'de ekonominin bir parçası olan özel sektör güçlü ve çevik. 2000'den bu yana, özellikle de 2008 küresel ekonomik kriz sürecinde iyi performans sergiledi ve bu tarz şoklara karşı dirençli. Türkiye'nin ve özel sektörün ekonomideki mevcut problemlere iyi cevap vereceğinden eminim. Atılan adımlar da buna işaret ediyor. " dedi.
Baker, yatırımcıların Türkiye'de atılan adımların farkında olduğunu vurgulayarak, yatırımlar için ülke ve özel sektörün dayanıklılığının önem taşıdığını ifade etti.
Kendileri için müşterilerinin kurdaki dalgalanmadan nasıl etkilendiği ve başa çıktığının önemli olduğunu anlatan Baker, IFC'nin bu tür zorluklarla karşı karşıya kaldığını, bu noktada kendi deneyimini müşterileriyle paylaştığını sözlerine ekledi.