Büyük faiz indirimi mi geliyor?
27.01.2015 12:09Son güncelleme : 27.01.2015 12:18
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın açıklamalarını yorumlayan ekonomistler, büyük bir faiz indiriminin yolda olduğunu savunuyor.Garanti
Yatırım Başekonomisti Gizem Öztok, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası(TCMB) Başkanı Erdem Başçı'nın
enflasyon beklentisinde aşağı revizyon açıklamasının,
faiz indirimlerinin devamını şeklinde okunması gerektiğini vurguladı.
Gizem Öztok Foreks'e yaptığı açıklamada, petrol fiyatlarında en düşük 45 dolarıngörülmesinin beklendiğine değinerek, "Ocak ayı ile beraber
faiz indirim döngüsüne girilmiştir. Bu durum, indirimlerin bundan sonra 5075 ile sınırlı kalınmayacağına işaretediyor. Beklentimiz 125 baz puanlık daha
faiz indirimin yolda olduğu yönünde" diye konuştu.
Öztok yaptığı açıklamada şu şekilde konuştu:
"Yıl ortasında
enflasyon yüzde 5 ile uyumlu seviyeye yaklaÅŸacak. 3'üncü çeyrek itibariyleenflasyonun yüzde 6’nın altına kaymasını bekliyoruz. Yıl sonubeklentimiz yüzde 6.5 – aÅŸağı yönlü riskler mevcut) 2015 sonu yüzde 6.1 olan enflasyontahmini yüzde 5.5. BeklediÄŸimiz ÅŸekilde bir revizyon. Yıl sonu gıda enflasyonunda yüzde 9 öngörülüyor. Åu an yüzde 12.7. Sanayi üretimindeki 2014 sonunda zayıf seyredeceÄŸinin altının çizilmesi önemli. 2014 yılı 4'üncü çeyreÄŸinde de yüzde 1.52 civarında zayıf bir büyüme göreceÄŸiz. Bu da 2014 yılında yaklaşık yüzde 2.5’luk büyüme beklentimize iÅŸaret ediyor."
Alternatifbank Ekonomisti Serdar Åenol, Ocak ayı enflasyonunun beklentilerden düşük kalması halinde, olaÄŸanüstü toplantı ile
faiz indiriminin gündeme gelebileceğini kaydetti.
Serdar Åenol Foreks'e yaptığı açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti
Merkez Bankası (TCMB) Ocak ayı enflasyonunun beklentilerden düşük kalması halinde, 24 Åubat tarihindeki
Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısını beklemeden de
faiz indirimini gündeme alabileceÄŸine iÅŸaret etti ve "OlaÄŸanüstü toplantı hemen 4 Åubat’ta da gelebilir. TCMB’den gelen yorumların belirgin ÅŸekilde ılımlı olduÄŸunu görüyoruz" dedi.
ALB Menkul Değerler Analisti ve UZMANPARA yazarı Enver Erkan ise, yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
"TCMB Başkanı Erdem Başçı'nın bugün
enflasyon görünümü ve öngörüleriyle alakalı sunumuyla beraber hem enflasyonun ilerleyen donemdeki seyri, hem de küresel merkez bankalarının politikaları çerçevesinde TCMB’nin uygulayacağı politika durusuyla ilgili önemli ayrıntılar gözlemledik.
Başçı'nın bugün belirttiği öngörülere göre
enflasyon tahminleri aşağı yönlü güncellendi; gerileyen
petrol fiyatları ve gıda enflasyonunun da yükselmemesi paralelinde, ayni zamanda baz etkisi de gözetilerek 2015 yıl sonu
enflasyon öngörüsü yüzde 5.5’e indirildi.
Biz de enflasyonun yılın ilk yarısında gerileyen enerji grubu fiyatları ve baz etkisi çerçevesinde gerileyeceğini, yıl sonunda ise yüzde 6.3 olarak gerçekleşeceğini düşünüyoruz. Enflasyonda anlamlı geri çekilme için ise enerji hariç kalemler dikkatle izlenmeli, bu nedenden dolayı
çekirdek enflasyon göstergelerindeki seyir bundan sonra dikkatle izlenmelidir.
Başçı'nın ifadeleri doğrultusunda
çekirdek enflasyon göstergelerinin yüzde 5 aşağısında kalıp kalmayacağı da
faiz politikası acısından izlenecektir, çünkü Merkez enflasyonu gördükten sonra
faiz adımlarına karar verecek.
Başçı'nın altını çizmiş olduğu bir başka konu ise Avrupa Merkez Bankası'nın genişleme, FED’in sıkılaşma yönündeki politikalarının içeriye etkileri oldu. ECB’nin genişleme politikalarıyla beraber
Euro Bölgesi'nde borçlanma maliyetlerinin gerilemesinin içeride de borçlanma maliyetlerini aşağı çekeceği öngörülüyor.
Diğer yandan FED’in erken normalleşme ve geç normalleşme senaryolarına göre TCMB’nin atacağı adımların belirtilmesi oldukça önemli. FED’in faizleri erken artırması durumunda TCMB’nin politika araçlarını kullanacağı sinyalini alıyoruz, ancak Başkan'ın burada rezervler kaybedilmeden rezervlerin kullanacağını belirtmesi son derece önemli.
FED’in geç normalleşmesinin yurtdışında uzun vadeli faizleri aşağı çekmesi beklentisi
Merkez Bankası nezdinde de mevcut. Bu da reel sektör acısından uzun vadeli borçlanmayı daha cazip hale getiriyor. Merkez de zorunlu karşılıklarda yapmış olduğu son düzenlemeyle beraber bu durumu teşvik etmeyi amaçlıyor. Çünkü
borç dolarizasyonu reel sektörün kısa vadeli
borç yükü açısından önemli bir sorun ve bilanço değeri açısından
risk yaratmaya devam ediyor.