Rusya'nın Kuzey Akım-2 Doğalgaz Boru Hattı Projesi, enerji uzmanları tarafından bir enerji değil "siyaset projesi" olarak değerlendiriliyor.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan ABD'nin eski Bakü Büyükelçisi Richard Kauzlarich, Rusya'nın Kuzey Akım-2 Projesi'ni "Avrupa'yı ayrıştırmak" için kullandığını, aynı taktiği Türk Akımı Projesi'ni sunarken "Türkiye, Azerbaycan ve AB'yi ayrıştırmak" için de uyguladığını savundu.
Kauzlarich, daha önce inşa edilen Kuzey Akım-1 Projesi'nin tam kapasiteyle çalışmadığını, bu nedenle Kuzey Akım-2 Projesi'nin ticari açıdan çok zayıf olacağını öne sürerek, "Avrupa zaten Rus gazına bağımlı durumda, ama Rusya da Avrupalı müşterilerine bağımlı durumda. Çünkü, Rusya kendi gazını Çin gibi başka ülkelere gönderebilecek altyapıya sahip değil. Avrupa'da projeye karşı çıkan ülkeler Rusya'nın doğalgazı ticaret değil politika aracı olarak kullandığını düşünüyor. Rusya'yı sadık bir gaz sağlayıcısı olarak görmüyorlar" diye konuştu.
Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin konuyu çok önemsediğini vurgulayan Kauzlarich, "Bu ülkeler aynı zamanda ABD'den destek bekliyorlar ki biz onları enerjide Rusya'dan bağımsızlık adımları için destekliyoruz" ifadesini kullandı.
'KUZEY AKIM-2 RUSYA'YA BAĞIMLILIĞI ARTTIRIR'
Orta Asya Kafkasya Enstitüsü Uzmanı Gareth Jenkins, Kuzey Akım-2 Projesi'nin Avrupa'nın Rusya'ya bağımlılığını arttıracağını söyledi.
Rusya'nın Türk Akımı ve Kuzey Akım-2 projelerini birlikte hayata geçirmek istediğini anlatan Jenkins, "Türk Akımı için görüşmelerin durdurulduğunu gözönüne alırsak, Kuzey Akım-2 Projesi Moskova için çok daha önemli bir hal aldı ve bunun gerçekleştirilmesi için elinden geleni yapacak. En nihayetinde bu projeyle birlikte Rusya'ya bağımlılık artabilir, ama şu anda Avrupa ülkelerinden daha iyi bir alternatif önerisi gelene kadar bu projeyi benimsemek durumundalar" ifadelerini kullandı.
PUTİN'İN AMACI TEK TAŞLA ÇOK KUŞ VURMAK
Merkezi Brüksel'de olan düşünce kuruluşu Avrupa Jeopolitik Forumu'nun Araştırma Direktörü George Niculescu da Rusya'nın Kuzey Akım'ı genişletme projesinin eski bir Rusya stratejisini tekrar canlandırabileceğine dikkati çekerek, "Rusya, Almanya'yı Kuzey ve Batı Avrupa'da bir enerji merkezi haline getirmeye çalışıyor olabilir. Bu projeyi bir 'taş' olarak nitelendirip, Putin'in tek taşla çok kuş vurmaya çalıştığını söyleyebiliriz" dedi.
Projenin Ukrayna üzerinde büyük bir baskı kuracağını belirten Niculescu şöyle devam etti:
"Ukrayna'nın Rusya'ya karşı duruşunu ve Rus enerjisine olan bağımlılığını azaltma çabasını gören Moskova, Ukrayna'yı transit geçerek başka ülkeler üzerinden bir koridor kurmaya çalışıyor. Bu Ukrayna'ya çok güçlü bir mesaj. Rusya ayrıca Çin ve Türkiye gibi ülkelere de hala alternatif gaz anlaşmaları yapabildiğini göstermeye çalışıyor. Diğer önemli husus da Belarus, Polonya ve Baltık ülkelerine verilen mesaj. Rusya, 'Orta ve Doğu Avrupa'daki enerji konularında kararı ben veririm' imajı çizmeye çalışıyor. Yine de projenin bir hayalden gerçeğe dönüşmesi için uzun yolu var diyebiliriz."
PROJEYE İTİRAZLAR
Rusya'dan Almanya'ya Baltık Denizi altından toplam 55 milyar metreküp kapasiteli iki ayrı deniz boru hattının yapılacağı Kuzey Akımı 2 Projesi için resmi anlaşma, Rus enerji şirketi Gazprom, Alman enerji şirketleri E.ON ve BASF ile merkezi Avusturya'da bulunan enerji şirketi OMV arasında eylül ayında imzalanmıştı. Ancak Polonya, Slovakya ve Ukrayna gibi Doğu Avrupa ülkeleri, Rusya'nın Avrupa'ya gönderdiği doğalgazı mevcut boru hatlarından göndermesi sayesinde aldıkları yıllık yaklaşık 3 milyar dolarlık transit ücretini kaybetmek istemiyor ve projenin yürütülmesine itiraz ediyor.
Öte yandan aralarında Polonya ve Slovakya'nın da bulunduğu 7 ülke 26 Kasım'da Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk'a bir mektup yazarak Kuzey Akım-2 Projesi'nin gelecek ay toplanacak AB zirvesinde tartışılması çağrısında bulundu.
Projeye karşı çıkarak mektubu imzalayan ülkeler Polonya, Slovakya, Litvanya, Letonya, Estonya, Romanya ve Macaristan olurken, imza atmayan ülkeler arasında Yunanistan, Bulgaristan ve Çek Cumhuriyeti yer aldı.