​`50 milyar dolar yabancı sermaye gelebilir`

Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) Başkanı Ahmet Erdem, "Ülkemizin gerekli yapısal reformları gerçekleştirmesi, sürdürülebilir bir kalkınmayla rekabetçi yatırım ortamının sağlanması halinde, bölgedeki risklerin de azalmasıyla uluslararası doğrudan yatırımları da yüzde 3'e getirebileceğimize inanıyoruz. Küresel uluslararası doğrudan yatırımların geçtiğimiz sene 1,7 trilyon dolar olduğunu düşünürsek yüzde 3 hedef bu senenin rakamlarıyla 50 milyar dolara denk gelmektedir" dedi.

Erdem, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan'ın katılımıyla Rixos Otel'de gerçekleştirilen YASED Ankara Resepsiyonu ve 35. Yıl Galası'nda konuştu.

Başbakan Davutoğlu'na uluslararası doğrudan yatırım konusundaki destekleri için teşekkür eden Erdem, katılımcılara yönelik anket soruları yöneltti ve beklenti düzeylerini ölçtü.

Uluslararası doğrudan yatırımların istihdam, ihracat, gayrisafi milli hasıla artışı ve AR-GE faaliyetleri yatırımlarına önemli katkı sunduğunu vurgulayan Erdem, Türkiye'de yatırım ve iş yapmayı daha kolay ve daha cazip hale getirmek, bu sayede her yıl daha fazla doğrudan yatırım getirebilmek için yoğun çaba harcadıklarına işaret etti.

Erdem, şunları kaydetti

"2015 yılında bir önceki seneye göre yüzde 32,5'lik bir artışla 16,6 milyar dolar uluslararası doğrudan yatırım girişimiz oldu. Bu rakam, küresel uluslararası doğrudan yatırım akışında yaklaşık yüzde 1 paya denk geliyor. Biz ülke olarak 10 en büyük ekonomi içerisine girme hedefi ve vizyonu etrafında birleştiysek en çok uluslararası doğrudan yatırım alan 10 ülkeden birisi olmalıyız. Biz ülkemizin gerekli yapısal reformları gerçekleştirmesi, sürdürülebilir bir kalkınmayla rekabetçi yatırım ortamının sağlanması halinde, bölgedeki risklerin de azalmasıyla bunu da yüzde 3'e getirebileceğimize inanıyoruz. Küresel uluslararası doğrudan yatırımların geçtiğimiz sene 1,7 trilyon dolar olduğunu düşünürsek yüzde 3 hedef bu senenin rakamlarıyla 50 milyar dolara denk gelmektedir."

Bu hedef doğrultusunda ihracatın yükseltilmesi, bölgesel bir yatırım merkezi olması ve uluslararası doğrudan yatırımları artıracak politikalara ağırlık verilmesinin, küresel ekonomi konjonktürü göz önüne alındığında her zamankinden daha önemli olduğunu vurgulayan Erdem, daha fazla uluslararası doğrudan yatırım çekilebilmesi için ekonomik ve yapısal reformlara, hem de mevcut yatırımların özellikle belli sektörlerde verimliliğini artırmaya ihtiyaç olduğunu anlattı.

REFORM HAREKETİ GÜVEN VERDİ

"Asıl güzel ve güven veren gelişme reform konusunda bu başlıklarda harekete geçilmiş olması" diyen Erdem, yeni hükümetin yatırım ortamının iyileştirilmesine ve ekonomik kalkınmanın hızlandırılmasına odaklanan stratejik yaklaşımıyla yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik yapının Başbakan Yardımcılığı koordinasyonunda yürümesini menmnuniyetle karşıladıklarını söyledi.

Reformların yasalaşmasının ve uygulamaya bir an önce girmesinin önemine işaret eden Erdem, TBMM ve tüm partilerin ülke kalkınmasıyla ilgili bu konuda uyum içerisinde olarak yasalaşmanın bir an önce gerçekleşmesi için hareket etmelerine önem verdiklerini ifade etti.

Erdem, uluslararası doğrudan yatırım stratejik planının hazırlanmasını önererek, Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan'ın destek verdiği bu konuda çalışmaya hazır olduklarını bildirdi.

Uluslararası sermaye akışlarında rakip ülkelerin önüne geçmek için yasal ve yönetsel düzenlemeler yapılması, nitelikli iş gücü geliştirilmesi için gerekli tedbirlerin alınması, verimlilik problemi olan ve yatırım yapılması zorlaşan sektörler için çözümler üretilmesi gerektiğini vurgulayan Erdem'in programa katılanlardan oylama yapmasını istemesi üzerine öncelikli alan "yasal ve yönetsel düzenlemeler" çıktı.

Erdem, YASED olarak üyelerinin de katkısıyla bundan sonraki süreçte de yatırım ortamının iyileştirilmesi, uluslararası algının korunması, yükseltilmesi ve Türkiye'nin uluslararası yatırımcılar açısından çekim merkezi olması için itici bir güç olarak sorumluluk almaya devam edeceklerini belirterek, bu süreçte hükümetle karşılıklı diyalog ve işbirliğini daha da geliştirip ülke ekonomisine katma değer yaratmayı sürdüreceklerini belirtti.