`Altın ve gümüş fiyatları değer kaybetti`

Saxo Bank’ın Emtia Strateji Müdürü Ole Hansen, değerli metalin yükselen Amerikan Doları ve tahvil faizlerinin etkisiyle darbe aldığını söyledi. Değerli metalin yükselen Amerikan Doları ve tahvil faizlerinin etkisiyle darbe aldığına dikkat çeken Saxo Bank’ın Emtia Strateji Müdürü Ole Hansen, altın ve özellikle gümüşün mevcut artan dolar ve tahvil faizleri üzerindeki odağın etkisiyle sıkıntı yaşamaya devam ettiğini söyledi.

Borsada işlem gören ürünleri kullanan yatırımcılar arasında görülen direncin son dokuz günde görülen indirimler ile birlikte kaybolmaya başladığını ifade eden Hansen, “Bu gelişmeler karşısında, altının yakın vadeli geleceği zorlu olmaya devam edecek” yorumunu yaptı.

Dolar alımı ve tahvil satışındaki küçük durağanlaşmaya rağmen, altının mevcut 30$ aralığının üzerine çıkamadığını belirten Hansen konuya ilişkin şunları söyledi:

Altın ve Amerikan Doları Endeksi Altın ve ABD Tahvil Faizi

“Federal Açık Piyasa Komitesinin dokuz yılda ilk defa oranları artırmasının hemen öncesinde, opsiyon tacirleri, geçtiğimiz aralık ayından bu yana altın fiyatlarını düşürme eğilimindedir. Yüzde 25 delta ile bir aylık riskin tersine çevrilmesi, ABD başkanlık seçiminden hemen önce olumlu çağrıları yüzde 3’ten şu andaki yaklaşık yüzde 1,5 olumlu satma opsiyonlarına çekmiştir.”

“Güçlü dolardan kaynaklanan altın zayıflığının bir kısmı ile diğer para birimlerindeki altın fiyatlarına göz atmaya değer. Dünyanın en büyük fiziksel altın alıcısı olan Çin ve Hindistan, son birkaç haftada para birimlerinin zayıfladığını gördü.”

“ABD seçiminden bu yana XAUUSD yüzde 5.5 oranında değer kaybetmişken, XAUINR yüzde 2 ve XAUCNH yüzde 3.5 oranında değer kaybetti.”

“Japon Yeni karşısında spekülasyon yapan tacirler küçük bir olumlu geri dönüş almış olsa da Euro karşısında olumlu bir altın getirisi ifade etmeyi tercih eden tacirler yüzde 1.8 kayıp yaşadı.”

Altınla desteklenmiş borsada işlem gören ürünleri kullanan yatırımcılarıntoplam varlıklarının dokuz günde arka arkaya düşüş göstermesi ile sarsıldıklarına dikkat çeken Ole Hansen sözlerini şöyle sürdürdü:
 
“Seçimden bu yana görülen 88 tonluk düşüş, varlıkları Haziran’daki Brexit oylamasından sonra şahit olunan seviyelere çekti. Mevcut düzeylerin üzerinde 100 ila 200 ton arasında satın alınan altın potansiyeli ile birlikte daha fazla uzun satış riski yüksek kalmaya devam ediyor.”

“Altın, ABD’de uzun Şükran Günü Tatili öncesinde $1,200/oz değerinin altına düştü, bu da önümüzdeki günlerde likiditeyi düşürecektir. Dolar endeksi, Euro ve Yen’in yenilenen zayıflığı üzerine bir kez daha 13 yıllık en yüksek değerini test ediyor. Kilit destek, Aralık-Temmuz rallisinin yüzde 61.8 trend dışı fiyat
hareketini temsil eden $1,172/oz değerindedir. Bu düzeyin altına düşmesi, teknik perspektiften geçtiğimiz Aralık ayından bu yana mevcut olan yukarı yönlü trendin tersine dönmesinin işaretlerini verebilir.”

Gümüşün, hâlihazırda zor durumda olan altın görünümü ile teşvik edilmeye devam edildiğini söyleyen Ole Hansen, “Altına benzer şekilde, borsada işlem gören ürünler üzerinden kağıt yatırımcılar arasındaki direncin, gümüşteki toplam varlıkların 8 Kasım’dan bu yana günlük düşüşler göstermesi ile birlikte azaldığını görüyoruz” dedi.

Dolar güçlendikçe ve rekor düşük faiz oranı ortamı zayıflama sinyalleri vermeye başladıkça geçtiğimiz Aralık ayından bu yana ilk defa uzun vadeli yatırımcıların inançlarında tereddütlerin başladığını vurgulayan Hansen, “Geçtiğimiz ay endüstriyel metallerde görülen artış, 72.7 seviyesindeki XAUXAG oranının Haziran ayından bu yana en yüksek değere yakın işlem görmesi ile birlikte şu ana kadar altına oranlı gümüşü olumlu olarak etkilemeyi başaramadı. Genel olarak, gümüş yüksek-beta altın olarak kalmaya devam ediyor, bu da gümüşün her iki yönde altından daha hızlı hareket ettiği anlamına geliyor. 2016 yılındaki yukarı yönlü trendin doğruluğunun sorgulanması ile birlikte gümüş $16.50/oz değeri ile kritik destek seviyesinin altına düştü.” dedi.

Ünlü analist 2017 yılına girerken, faizlerin ve doların ocak ayının ötesinde çok yükseleceğine hala ikna olmadıklarını belirterek konuya ilişkin sözlerini şöyle tamamladı: “Böyle olursa ve enflasyon artmaya devam ederse, her iki metal için de desteğin tekrar kurulduğunu görebiliriz. Ancak kısa vadede, oranların artacağı beklentisi de göz önünde bulundurulduğunda yaklaşan US FOMC toplantısının talebi etkilemesi mümkün görünmüyor.”