Nisan sonu ekonomide yaşananlar

30.04.2021 15:19
Ekonomi açısından hızlı ve yoğun bir haftayı daha geride bıraktık. Pazartesi günü kabine toplantısı ile başlayan tam kapanma süreci, yoğun ekonomik veri akışıyla devam etmiştir. Pandemi başladığı günden bu yana Sağlık Bakanlığı ve sağlık çalışanlarımızın özverili çalışmaları 83 milyon vatandaşımıza hatta yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza dahi gönül ferahlığı sağlamıştır. Diğer taraftan tam kapanma kararı alınır alınmaz, İçişleri Bakanlığı’nca uygulama genelgesi hazırlanarak 81 il valiliğine gönderilmiş ve kapsamlı bir yol haritası ortaya konmuştur. Bu defa istisnalar daha az, kısıtlamalar daha yaygın hale getirilmiştir.

İçişleri Bakanlığı’nın bir yıllık pandemi döneminde edindiği tecrübe ve gayretler sürecin yönetilmesine ve ekonominin sekteye uğramamasına büyük katkı sağlamıştır. Başta mülki idare amirleri (Vali ve Kaymakamlar) olmak üzere vefa destek gruplarından tutun da, sosyal yardımlaşma vakıfları aracılığıyla ihtiyaç sahibi vatandaşlara patates soğan dağıtımına kadar birçok alanda bakanlık ve mensupları destek sağlamaktadırlar. Polis ve Jandarma gibi kolluk güçleri de hem alınan tedbirlerin uygulanmasına hem de darda kalan vatandaşların ihtiyaçlarının giderilmesi, ekonomik faaliyetlerinin devam ettirmesine (Pandemide dışarı çıkamayan çiftçilerin tarlalarının jandarma tarafından işlenmesinde olduğu gibi.) yoğun özveri ve gayret ile büyük katkı sağlamaktadırlar. Pandeminin tüm ağır koşullarına rağmen yurt içi ve yurt dışında halkın refahı ve ekonomik faaliyetlerin devamı için büyük operasyonlara imza atan kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gayretlerini de unutmamak gerekmektedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurumları ile birlikte ekonomik aktivitelerin ve üretim sürecinin devamı ve vatandaşlarımızın sağlığı için yoğun çabaları ve gayretleri, ayrıca 83 milyon vatandaşımızın yoğun çaba, gayret ve fedakarlıkları takdiri hak etmektedir.

Enflasyon tahminine dikkat

Tam kapanma kararının ardından, perşembe günü gerçekleşen TCMB’nin yılın ikinci enflasyon raporu açıklaması, haftanın önemli ekonomik olaylarından biri olmuştur. Başkan Kavcıoğlu’nun 1 saati aşan basın toplantısı ile açıkladığı enflasyon raporunun en can alıcı noktası bir önceki raporda 2021 yılı sonu %9,4 olarak tahmin edilen enflasyon (TÜFE) beklentisinin %12,2 yükseltilmesi olmuştur. Piyasanın %11,5’lik beklentisini dahi aşan bir sonuç Merkez Bankası tarafından ortaya konmuştur. Diğer yandan gıda fiyat enflasyonu beklentisinin %13’e, ithalat fiyat beklentisinin ise %13,5 seviyesine yükselmiş olması enflasyon ile mücadelenin ne denli zorunlu ve önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Merkez Bankası’nın orta vadeli enflasyon hedefi ise değişmeyerek %5 seviyesinde tutulmuştur. Bu durum enflasyonla mücadelenin önemsendiği ve ne derece gayret sarf edileceğinin önemli bir göstergesidir.

Piyasalar açısından verilen en önemli mesaj ise “Politika faizi beklenen ve gerçekleşen enflasyon üzerinden net bir getiri sağlayacak düzeyde tutulacaktır.” sözüdür. Yani Merkez Bankası enflasyonda düşüş eğilimi başlayana kadar faiz indirimi yapılmayacaktır mesajını kararlılıkla vermektedir. Ayrıca hala küresel koşulların (emtia fiyatları ve pandemi sürecinin) enflasyon üzerindeki etkisinin yoğun olduğu, hala kur geçişkenliğinin yüksek olduğu, beklentilerin riski yüksek tuttuğu görüşü de raporda yer almıştır. Enflasyon açısından 2021 zorlu ve gayretli bir süreci gerektirmektedir. Enflasyondaki iyileşme anında toplum refahına ve beklentilerine yansıyacaktır.

Pandemi Destek Paketi'nin önemi

Perşembe günü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı işletmelerin, esnafın ve dar gelirlilerin kapanmadan asgari düzeyde etkilenmeleri için açıkladığı "Pandemi Destek Paketi" açıklaması da bir diğer önemli ekonomik gelişme olmuştur. Özellikle ihtiyaç sahipleri açısından daha önce hane başı verilen 1000 liralık nakdi doğrudan yardımların 1100 liraya artırılarak yeniden başlatılması ve 2,5 milyar lirayı aşan bir destek miktarının buraya ayrılmış olması ihtiyaç sahipleri açısından önemli bir doğrudan destek niteliği taşımaktadır. Emeklilere bayramlarda ödenen 1000 Liralık ikramiyelerin de imkanlar ölçüsünde 1100 liraya çıkarılarak ödenecek olması da emekliler açısından az da olsa önemli bir katkıdır. Sosyal devlet olmanın gereği, bu tür ödemelerin artırılması anlayışını da her geçen gün daha da ön plana çıkarmaktadır. Toplum refahının tabana yayılması da ancak bu tür ödemelerin yaygınlaştırılması ile sağlanacak bir unsurdur.

Salgın nedeniyle gelir kaybına uğramış, nakit akışı bozulmuş, istihdamını koruyan imalat veya teknoloji alanında faaliyet gösteren mikro işletmeler için 30 bin, küçük işletmeler için 75 bin liraya kadar, 3 yıl geri ödemesiz ve tamamıyla faizsiz finansman imkanı sağlanacak olması, bu işletmelerin ayakta kalmaları için önemli bir teşvik oluşturacaktır. KOSGEB vasıtasıyla toplamda 5 milyar Lirayı aşan yeni bir destek bu alana aktarılmış olmaktadır. Bu kredilerin üç yıl geri ödemesiz ve faizsiz olması da çok büyük bir katkı niteliğindedir. Bu uygulamanın faydaları önümüzdeki dönemde işletmeler tarafından daha net hissedilecektir. Diğer yandan Halkbank ve TESKOMB (Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Birlikleri Merkez Birliği) aracılığıyla esnafa kullandırılan kredi taksit ödemelerinin 1 Temmuz 2021’e kadar yani iki ay süreyle de olsa ertelenecek olması en azından kapanmadan yoğun etkilenecek olan küçük esnafa kısa süreli de olsa can suyu sağlayacaktır. Çeklerdeki ibraz sürelerinin kapanma süresini de aşacak şekilde ertelenmesi (Çeklerin karşılığı varsa ödenecek yoksa işlem yapılmayacak olması) ödeme zorluğu yaşayacaklar açısından iyi bir düzenleme oluşturmaktadır.

Perşembe günü açıklanan Ekonomik Güven Endeksi ise Nisan ayında %93, 9 seviyesine gerilemiştir. Bu hafta açıklanan sektörel güven endekslerindeki düşüşü de göz önüne aldığımızda ancak pandemi sürecinde iyileşme ve aşılamanın belli bir düzeye gelmesiyle birlikte normalleşme arttıkça bu endekslerin yönünü yukarıya çevirmesi mümkün olacaktır.

Cuma günü açıklanan dış ticaret verileri küresel düzeyde risklere ve pandemiye rağmen hala ihracat artışının devam ettiğini göstermektedir. 2021 yılı ocak-mart döneminde geçen yılın aynı dönemine göre ihracat %17,2 artarak 49 milyar 986 milyon dolara ulaşmıştır. Sadece mart ayında ise geçen yılın aynı ayına göre ihracat artışı %42,2 seviyelerinde rekor artış göstererek 18 milyar 984 milyon dolar düzeyine yükselmiştir. Ayrıca mart ayında dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 14,9 azalarak 5 milyar 469 milyon dolardan, 4 milyar 653 milyon dolara gerilemiştir. Bu durum gerek cari açık gerekse döviz talebi açısından pozitif değerlendirilecek önemli bir göstergedir.

Öte yandan pandeminin en çok hissedildiği turizm sektöründe ise ilk çeyrekte 2,5 milyar dolarlık gelir elde edilmiştir. Geçen yılın ilk çeyreğine göre turizm gelirlerinde önemli bir düşüş göze çarpmaktadır. 2020 yılında mart sonundan itibaren Türkiye’de kapanmalara başlanması doğal olarak 2020 yılı ilk çeyrek rakamlarını aşırı olumsuz etkilememiştir. Ancak 2021 yılı ilk çeyreğinin turizm açısından kapalı geçirilmesi bu düşüşteki en büyük etken olmuştur. Haziran ayından itibaren pandemi ile ilgili olumlu gelişmeler, aşılamanın artması ve küresel piyasalardaki açılmalarla birlikte turizm sektöründe artış beklenmesi yanıltıcı olmayacaktır. 2021’de turizm sektörünün daha az kayıplarla atlatılması hem büyüme hem cari açık hem de sektör açısından büyük önem arz etmektedir. Salgındaki mücadeledeki başarımız turizm sektörü için 2021 yılını belirleyecek en önemli unsur olacaktır.

Küresel piyasalarda gözler ABD 10 yıllıklarda

Küresel tarafta yeniden artan enflasyon endişesiyle birlikte ABD’nin 10 yıllık tahvil faizleri yeniden %1,68 seviyelerine kadar yükselmiş bu durum ise küresel piyasalarda yeniden gözleri ABD’nin 10 yıllık tahvil faizlerine çevirmiştir. ABD Merkez Bankası (Fed) ise beklentiler dahilinde politika faizini değiştirmeyerek yüzde 0-0,25 aralığında sabit bırakmıştır. Bankanın bu zorlu dönemde ABD ekonomisini desteklemek için tüm araçlarını kullanmaya kararlı olduğu yinelenmiş, böylece maksimum istihdam ve fiyat istikrarı hedeflerinin desteklendiği kaydedilmiştir. Açıklamadan anlaşıldığı kadarıyla, ABD’de aşılamadaki ilerleme ve güçlü politika desteğinin etkisiyle ekonomik faaliyet ve istihdam göstergelerinin güçlendiği anlaşılmaktadır. İşin özü Nisan ayının son haftası hem küresel düzeyde hem de Türkiye ekonomisinde önemli veri akışının gerçekleştiği bir hafta olmuştur. Başlıcalarını yukarıda sıraladığımız gelişmelerin ekonomik aktiviteleri yeniden canlandırması temennisiyle sağlıklı ve bol kazançlı yeni bir hafta diliyorum.