Gram altında yeni rekor gelebilir

12.02.2016 15:14

Küresel piyasalarda taşlar yerinden oynuyor. Çin’den başlayan satış dalgası Avrupa’ya sıçramış durumda. Güven giderek kaybolurken Borsalarda sert satışlar hakim. Bu ortamda en güvenli liman ise altın olarak görünüyor.

Altın talebinin bu denli artmasının sebebi küresel piyasalarda korkunun giderek artıyor olması diyebiliriz. Çin ile başladı her şey. Çin borsasında balon var mı yok mu derken bir anda yüzde 25 ‘in üzerinde değer kaybetti. Tüm piyasaları sarstı. Büyüme beklentileri yüzde 6.5’e kadar geriledi. yüzde 7’nin altında büyüme aslında Çin için büyüme değil küçülme olarak görünüyor. Tabi doğal olarak da tüm ekonomilerin küçülmesi anlamını taşıyor. Çin’in yavaşlaması önce emtia fiyatlarını vurdu. ABD’nin pozitif ayrışması da bu duruma eklenince rekor düşük seviyelere gerileyen emtialarda hüsran yılı yaşanmaya başlandı. Özellikle petrol fiyatları rekor düşük seviyelere gerilerken altın da bu durumdan nasibini aldı. Ancak tüm ekonomilerin bu kadar kötü olması, global ekonominin büyüyemiyor oluşu ve ABD’nin ayrışmaya devam etmesi piyasa oyuncularını da korkutuyor. 2015 yılı FED gündemi ile geçerken 2016 da birden çok gündemle uğraşmak zorunda kalacağız. Çin gündemimizden hiç çıkmayacak. Buna bir de Avrupa eklenirse korku önemli derecede artabilir. Avrupa hafta başında bankaların yapısal sorunları ile uyandı. Öncelikle Avrupa’nın en büyük bankasının tahvil kupon ödemesini gerçekleştiremeyeceği söylentileri borsaları vurdu. Ardından Yunanistan’ın yeniden gündeme geleceği ve kreditörlerle anlaşamayacağı korkusu satışların hızlanmasını sağladı. Yunanistan borsası 25 yılın en düşük seviyesine gerilerken paniğin giderek diğer ülkelere de yayılmasına sebep oldu. Gelişmekte olan ülkelerde satışların hızlanması düşüşün kalıcı olacağını düşündürüyor. Özellikle Borsa İstanbul’da yeniden 70 bin seviyesine gerilemesi gelecek döneme ilişkin endişeleri de artıran en önemli unsur. Çünkü bankacılık önderliğinde yaşanan düşüş önemli ölçüde güvenin kaybolmasını sağlayabilir. Kaybolan güvenin yeniden kazanılması ise epey bir vakit alçaktır. Bu durumda endekste 70 binin altında kalıcılık olması halinde 65 bin seviyesine gerileme görülebilir.

Böyle bir ortamda güvenli liman arayan yatırımcılar altına yöneldi. Zaten oldukça düşük fiyatta olması hareketin de hızlanmasına sebep oldu. Artan risk ortamında riskten kaçmak isteyen yatırımcı yeniden 1250 doların üzerine çıkmamızı sağladı. Ancak hikaye henüz bitmedi. Altının bu denli hızlı bir şekilde artması güven kaybının büyük olduğunu gösteriyor. Güvenin tazelenebilmesi için de Merkez Bankalarının sahneye çıkması lazım. Son dönemde izlenen politikalar pek işe yaramıyor. Son örnek Japonya Merkez Bankası, negatif faiz uygulamasına geçen BOJ istediğini bulamadı. Yeni hızla değer kazandı ve diğer bir güvenli liman muamelesi gördü. Aynı şekilde halen negatif faiz uygulayan Avrupa Merkez Bankası da Mart ayında ek parasal genişlemeyi değerlendireceğini açıklamıştı. Ancak FED2in bir süre güvercin kalması Euro’nun hzıla değer kazanmasını sağladı. Söylemler yeteri kadar etkili olmuyor. Bu yüzden altının yükselişi de devam edebilir. 1252 dolar seviyesi geçilirse 1282 ardından 1305 dolar seviyesi test edilebilir. böylece 1040 dolardan başlayan hareket önemli ölçüde genişlemiş olacak. Gram altında ise daha önce bahsettiğimiz 116 TL zirvesi belirlendi. Bu süreçte gram altının yükselişi de devam edecektir. Dolar kanadında toparlanma ile 120 seviyesi test edilebilir. 130 doların üzerinde Dolar kuru da 2.96 seviyesinin üzerinde seyrederse 124 TL seviyesinde yeni zirve oluşabilir.

Veli Kocatürk / www.isikfx.com/ 
IşıkFX Araştırma Müdürü